| Bildiğiniz gibi Bodnar'ın parasını buradaki Osterhagen Bankası'ndaki kiralık kasaya kadar takip ettim. | Open Subtitles | كما تعلمين,لقد تعقبت أموال بودنار الى صندوق ودائع آمن هنا فى بنك أوسترهاجن |
| Pasaportu ve kiralık kasasının anahtarı da bunu destekler nitelikteydi. | Open Subtitles | لديه جواز سفر ومفاتيحه صندوق ودائع آمن ل لإثبات قدر. |
| - Eğer banka kasasında bir ton nakdin varsa olursun. | Open Subtitles | ستفعل إذا كان لديك الكثير من المال في صناديق ودائع. |
| Hayır, ciddiyim. Ne olağandışı banka kaydı ne de depozito var. | Open Subtitles | أقصد انه لا يوجد سجلات مصرفية غير اعتيادية لا ودائع |
| "Bana Ulusal güvenlik'te bir kiralık kasa bul." | Open Subtitles | احصلي لي على صندوق ودائع مصدق بشهادة وطنية |
| Kanıtı, bir bankanın emanet sandığına koymuş. Şu anda onu almak için yoldayız. | Open Subtitles | وقد وضعته في صندوق ودائع بأحد البنوك، ونحن في الطريق للإتيان به الان |
| Bu bankada kimin güvenli kasası var araştırabiliriz. | Open Subtitles | بأية طريقة يمكننا معرفة من يملك صندوق ودائع آمن في البنك؟ |
| Neden bunları kiralık kasamda muhafaza edemedim? | Open Subtitles | لماذا لا يمكنني ترك كل هذا في بلدي صندوق ودائع آمن؟ لماذا ا؟ |
| Her seferinde çalınan sadece bir büyük boy kiralık kasa. | Open Subtitles | في كل مرة الشئ الوحيد الذي يتم أخذه صندوق ودائع كبير الحجم |
| Sanki soygunculardan birisi kiralık kasalardan bir şey almaya çalışıyormuş gibi. | Open Subtitles | من المُحتمل أنّ السارق حاول في الغالب سرقة شيءٍ من صندوق ودائع. |
| Bildiğin üzere mahkeme emri olmadan kiralık kasayı açtıramayız. | Open Subtitles | أنت تعلم أنّه لا يُمكننا فتح صندوق ودائع من دون أمر قضائي. |
| İşte Bay Macklin'in kiralık kasası ve güvenlik kamerası görüntüleri. | Open Subtitles | هذا هو صندوق ودائع السيد ماكلين و اللقطات الأمنية |
| Bu borçlar banka rezervleri üzerine kuruludur, rezervler depositlerden elde edilir. | Open Subtitles | هذه القروض مبنية على الذخائر البنكية, والذخائر مستمدة من ودائع. |
| Ve banka kasası kiralamış olan tüm müşterilerinizin ismini. | Open Subtitles | أريد أسماء جميع الأشخاص الذين لديهم ودائع تأمينية في هذه الخزنة |
| Eski evinin duvarlarına bir şeyleri nasıl mühürlendiğin gibi ya da bir şeyleri ülkedeki rastgele banka kasalarında nasıl zula yaptığın gibi mi demek istiyorsun? | Open Subtitles | أتعني كيف خبأت الأشياء بجدران منزلك القديم، أو كيف اذخرتها في صناديق ودائع عشوائية عبر البلاد؟ |
| Sadece senin açabileceğin bir güvenlik kutusu var. | Open Subtitles | هناك صندوق ودائع لا يمكن الوصول اليه الا من قبلك |
| Cenaze evi sahipleri bazen güvenlik güçlerine vatandaşlık görevi olarak bu servisi sağlarlar. | Open Subtitles | مدير الجنائز أحياناً يقدم ودائع قانونية بدافع حس المسؤولية |
| Ee... Çalıntı elmaslar hangi emanet kutusunda duruyor? | Open Subtitles | إذا، أي صندوق ودائع يحتوي على الألماسات ؟ |
| Ve Belize Merkez Bankasını patlattıklarında, bir Fransız silah tacirinin çok gizli güvenli kasasını boşalttılar. | Open Subtitles | وعندما ضرب البنك الوطني في بليز، فرغوا من وصندوق ودائع آمن سرية لل من تاجر السلاح الفرنسي. |
| Ken kiralıkbir kasa anahtarı olduğunu söyledi, fakat yerini sadece George biliyor. | Open Subtitles | يقول كين انه يوجد مفتاح صندوق ودائع ولكن جورج فقط يعرف مكانه |
| Aslında bir tür vakıf, Birleşik Doğu Vakfı. | Open Subtitles | أشبه بوديعة، في الواقع، تُدعى "ودائع المُتحدون الشرقيّون". |
| Son üç ay içinde, annesi bankaya üç kez para yatırmış, toplamı 60 bin. | Open Subtitles | في خلال الثلاث شهور الأخيرة قامت أمها بوضع 3 ودائع إضافية بمجموع 60000 دولار |
| Durmadan para çekip hiç yatırmıyorsan bunun olması kaçınılmaz. | Open Subtitles | حسناً، هذا ما يحدث عند سحب الأموال دون عمل ودائع يا (شانون) |