| Anahtar paspasın altındaydı. Direkt girdik hiçbir şey yokmuş gibi. | Open Subtitles | المفاتيح كانت أسفل السجادة، ودخلنا هناك هكذا، كان رائعاً لغاية |
| Çünkü izin çıkartıp senin tuttuğun sahil evine girdik. | Open Subtitles | لأننا أحضرنا مذكرة تفتيش ودخلنا المنزل الخشبي الذي إستأجرته |
| Dedem arabanın kontrolünü kaybetti ve bir hendeğe girdik. | Open Subtitles | جدي فقد السيطرة على السيارة ودخلنا في خندق |
| Şirkete girdik, servis depolarına ulaştık. | Open Subtitles | لقد أعددنا أنفسنا ، وصلنا للمبنى ودخلنا من خلال فتحة الخدمات |
| Hayır bu yüzden de kapıyı kırarak içeri girdik. | Open Subtitles | كلاّ. كلاّ، لذا خلعنا الباب بضارب الكبش ودخلنا |
| Kapı açıktı, biz de girdik. | Open Subtitles | وجدنا الباب مفتوحاً ودخلنا مباشرة. |
| Güvenlik kafesini ve güvenlik kapılarını asansörü silahlı adamları astık ve kasaya girdik diyelim... | Open Subtitles | قل اننا عبرنا الاقفاص وعبرنا الابواب المغلقه بالرموز وتخطينا المصعد الذي لن نستطيع المرور منه وتخطينا الحراس بالاسلحه ودخلنا القبو الذي لن نستطيع فتح بابه |
| - Vücut ısını yükseltmem gerekiyordu, o yüzden ikimizi de soydum ve bu uyku tulumunun içine girdik. | Open Subtitles | -كان علي ان ارفع حرارة جسدك لذلك قمت بتعرية كلانا ودخلنا في حقيبة النوم هذه |
| Bulutlar açıldı ve Tanrının Krallığına girdik! | Open Subtitles | وافترقنا بين الغيوم ودخلنا مملكته |
| Ondan yavaşça uzaklaşarak bu boruların içine girdik. | Open Subtitles | ابتعدنا ببطء عنه ودخلنا هذه المواسير |
| Derin zamana girdik. | TED | ودخلنا مرحلة الزمن العميق. |
| Kabre girdik | Open Subtitles | ودخلنا الى القبر |
| Olay yerine geldik ve içeri girdik. | Open Subtitles | بعثنا وحدة ,ودخلنا المنزل |
| Tek bildiğim, kapı açıktı, içeri girdik, sonra Mike silahıyla adamın kafasına vurdu. | Open Subtitles | كل ما أعرفه, فتح الباب, ودخلنا نحن, بعدها ضرب (مايك) الرجل بمسدسه. |