| Ama aynı zamanda... bin yıllar öncesine dayanan her siyasi ve dini dönüşüme eşlik etmiş hikâye. | TED | ولكنها أيضًا القصة التي رافقت تقريبًا كل تحول سياسي وديني يرجع تاريخه إلى آلاف السنين. |
| Bu Papa'nın politik baskısını genişletme arayışında olan politik ve dini bir gruptu. | TED | كان هذا فصيل سياسي وديني سعى لتوسيع النفوذ السياسي للبابا. |
| Terk edilmiş görünüyordu. Ben de Dick ve Denny'i yayılarak etrafı kontrol etsinler diye göndermiştim. | Open Subtitles | بدت مهجورةً لذلك أنا أرسلت ديك وديني للإستكشاف |
| Bu atalarıma ve Tanrıma büyük saygısızlık olur, ama tamam. | Open Subtitles | هذه إهانة وقحة لنسبي وديني ، لكن حسناً |
| Chayo ve Danny Goode üzerindeki yoldaki gibi. | Open Subtitles | شايو وديني جودي في طريقهما لهنا |
| Bailey, sen ve Denny hakkında şüphelenmeye başladı. Yani dikkatli ol. | Open Subtitles | ما أريد قوله،(بايلي) على طريق الحرب بينك (وديني) لذا كوني فقط حذرة |
| Barış ve savaş. | Open Subtitles | وديني الحرب والسلم |