| Az önce bacağını traş ettin ve pembe tırnakların var. | Open Subtitles | لقد حلقت ساقيك للتو و وضعت طلاء أظافر وردي اللون |
| Meyve suyu ile karıştırıp, pembe yap. | Open Subtitles | حسناَ , أخلطة مع بعض من المشروب وأجعله وردي اللون |
| Gül pembe elbiseli kayıp küçük bir kız. | Open Subtitles | فتاة صغيرة مفقودة ترتدي فستان وردي اللون |
| Hani sanki şu ıslak ve pembe fabrika gibi bir şey. | Open Subtitles | إنه أشبه بمصنع مبلل وردي اللون. |
| Tüm yıllıklarım ve büyükannemin işlediği pembe battaniye ve... | Open Subtitles | ...كان من بينها كتب التخرّج السنوية و غطاء وردي اللون حاكته لي جدتي |
| Bunu beğendim çünkü pembe ve bu benim en sevdiğim renk. | Open Subtitles | يعجبني لأنه وردي اللون وهو لوني المفضل |
| İri bir adam. Küçük gözlü. pembe bir domuza benziyor. | Open Subtitles | رجل ضخم,عيناه صغيرتان,وردي اللون كالخنزير- صحيح |
| Mahremiyet ihlali dediğin patronuna pembe tanga giyerken sızdığın fotoğrafı yollamam olur. | Open Subtitles | أتعلم ماذا ؟ الخرق الكامل للخصوصية قد يحدث عندما أرسل لرئيسك صورك عندما أغمى عليك بينما كُنت ترتدي حزام جلدي رفيع وردي اللون |
| Toz pembe bakmanın tam tersi neyse. | Open Subtitles | أنت تضع نظارات بزجاج وردي اللون |
| Evet, harika. Eğer pembe bir şeylerin varsa, Wend... | Open Subtitles | -انظري إذا ما كنت تمتلكين شيئا وردي اللون يا (وين ) |
| Maalesef Turk, pembe göbek yapanların en iyisiydi. Bobbo, seni son zamanlarda daha az iğrenç buluyorum. | Open Subtitles | للأسف كان (تورك) أفضل من يضرب البطن حتى يصبح وردي اللون بكل مكان أتعلم يا (بوبو)؟ |
| Becky Tyson'a ne demeli? pembe videoyu icat etti. | Open Subtitles | أو (بيكي تايسون) التي اخترعت مشغل الفيديو وردي اللون |
| Hayır, sadece pembe bir içki. | Open Subtitles | لا,انه فقط شراب وردي اللون |
| Küçük köylü gömleği, pembe ve beyaz fırfırlı. | Open Subtitles | وردي اللون ...وكشاكش بيضاء |
| - Bunlar pembe ama. | Open Subtitles | -إنّه وردي اللون . -هذا بسبب الشمندر . |