| Biliyorsun ben ilk seferimizin biraz daha özel ve romantik olmasını istedim.. | Open Subtitles | اتَعْرفُى، أنا فقط إعتقدتُ مرّتكَ الأولى قَدْ تكُونُ خاصّة أكثر قليلاً ورومانسية |
| Onun hayalci ve romantik olduğunu benim de 50 dolarım olduğunu unutma tabii. | Open Subtitles | مع الأخذ في الاعتبار، أن لديه حالمة ورومانسية وأنا أملك فقط 50 دولار. |
| Umarım ölmeden önce çok daha çarpıcı ve romantik başka bir miras bulurum kendime. Ama şimdilik buna minnettarım. | TED | اَمل ان احصل على شيء ربما وبصورة دراماتيكية ورومانسية قبل ان اموت لكن في الوقت الحالي , اشكركم لكل ذلك |
| Evlilik teklifini dikkatle planlarsiniz mümkün oldugunca çekici ve romantik kilarsiniz. | Open Subtitles | لذا ان تخطط لهذه اللحظة بدقة وتجعلها ملفتة للإنتباه ورومانسية قدر الامكان |
| Düşündüm de, sen çok çalışıyorsun, sürpriz ve romantizm istiyorsam belki de kendim getirmeliyim. | Open Subtitles | فكرت في إنّك تجهد في العمل وإن أردتُ مفاجآت ورومانسية فربّما حان دوري لعمل هذا |
| İnanılmaz güzel ve romantik bir hikaye anlatıyor. | Open Subtitles | هو يخبر بقصة جميلة ورومانسية بشكل لا يصدق |
| Breton'a çalacağız, ama yumuşak ve romantik. | Open Subtitles | حسنا موسيقى بريتانية , لكن هادئة ورومانسية |
| Görünecek. Ama hoş ve romantik bir şekilde. | Open Subtitles | ربما ستكونين لكن بطريقة لطيفة ورومانسية |
| Dün gece eve geldim ve sanki bir hayalet çok güzel ve romantik bir yemek hazırlamıştı bana. | Open Subtitles | رجعت الى المنزل الليلة الماضية وكأن بعض الأشباح قد خرجت كانت وجبة جميلة ورومانسية بالنسبة لي . |
| Breton'a çalacağız, ama yumuşak ve romantik. | Open Subtitles | سنذهب بريتون، ولكن لينة ورومانسية. |
| Heyecan verici ve romantik. | Open Subtitles | تجعلها تبدو مثيرة ورومانسية. |
| Onlar O'Flannery Kalesi'nin gerçek sihirlerini öğrenmeliler merak ve romantizm içinde. | Open Subtitles | انهم يجب أن يتعلموا السحر الحقيقى فى قلعة فلانلى بكل مافيها من تعجب ورومانسية |
| -"Kaslı adamlar, akrobatlar entrika, tehlike" - "ve romantizm" | Open Subtitles | - رجال أقوياء، بهلوانات، خطر - ورومانسية |