| Adalet Bakanlığı bu kadar abartmamalıydı. | Open Subtitles | وزارة العدل لم يكن من المفترض أن تتركه يصل إلى هنا. |
| Görünüşe göre Adalet Bakanlığı, Ajan Keen'e kaçmasını söylediğimi bilmiyor. | Open Subtitles | من الواضح أن وزارة العدل لم يتم إخطارها أنني نصحت العميلة كين بالهرب |
| Adalet Bakanlığı bununla özel olarak ilgilenmiyor ve buradaki Dudley Bay Doğru'nun sivil bir savaş başlatmak istediğine mi inanayım? | Open Subtitles | أتعلم, وزارة العدل لم تأخذ بعين الاعتبار الولايات المنفردة بخصوص تلك المشكلة و من المفترض علي أن أعتقد أن هذا الشخص الاحمق |
| Adalet Bakanlığı bu fikrine katılmıyor. | Open Subtitles | وزارة العدل لم تقبل. |
| Adalet Bakanlığı ise öyle düşünmedi. | Open Subtitles | وزارة العدل لم تفكر بذلك. |
| Adalet Bakanlığı artık Vahşi Batı değil. | Open Subtitles | وزارة العدل لم تعد حاسمة. |