"وسط الظلام" - Translation from Arabic to Turkish

• karanlıkta
• karanlığın içinde

Şimdi yalnızsın, karanlıkta ve karanlık da yok olmaya başlıyor.
الأن كلنا وحدنا فى وسط الظلام. الظلام يبدأ فى الاختفاء.

Çanlar çalmaya başlamadan evvel tapınağı yarı karanlıkta bırakırım.
أترك المعبد في وسط الظلام حتى ما قبل بدء الأجراس مباشرة

Bu bir hırsız alarmı gibi işleyip saldıran balığı ürkütüyor onu karanlıkta aydınlatılmış ve kendi yırtıcı hayvanlarına karşı savunmasız halde bırakıyor.
يعمل كأنه جهاز إنذار ضد السرقة فيدفع السمكة المُهاجمة للنفور ويجعلها مُشعه وسط الظلام

Bir gün yalan açığa çıkacak ve karanlığın içinde ışık doğacak.
يوماً ما ستتحطم الأكذوبة وسيبرز الضوء وسط الظلام

Sen bizim umudumuzsun, biz günahkârları affet, karanlıkta aydınlığı bulmamıza yardım et.
الله معك أنت أملنا المنشود .. إغفري خطايانا وساعدينا أن نعثر على الضوء وسط الظلام

Ne aradığını dair hiçbir ipucun olmadan karanlıkta emekliyorsun.
تتعثر وسط الظلام بدون اي دليل على ماتبحث عنه

Yolunu karanlıkta bile bulabilecek bir süper kahraman gibiydi.
وكأنه أشبه برجل خارق بإستطاعته الرؤية وسط الظلام

Hepimiz yeni baştan başlayacağız karanlıkta yönümüzü bulmaya çalışacağız.
,لذا سنبدأ في البحث من جديد ونحوم وسط الظلام

Yani, demek istediğim, karanlıkta bir cesede, ayağının takılma ihtimali nedir ki?
{\pos(192,220)}أعني، ما فرصة أن تتعثر بجثة وسط الظلام..

karanlıkta dua ederdim.
وكنت أصلي وسط الظلام.

Kopepodlar en sevdikleri avdır ve karanlıkta onların parıltılarını ararlar, ama bu kopepodun, peşindeki gigantocypris'i şaşırtmak için bir yöntemi var.
مجدافيات الأرجل) هي فريسته المفضلة) وهو يبحث بنشاط عن ومضاتهم وسط الظلام لكن لـ(مجدافيات الأرجل) هذه طريقتها (لإرباك (السيبرس العملاق