| Endişelenme. Onlara beni ikna edebilmek için elinden geleni yaptığını söyleyeceğim. | Open Subtitles | لا تقلقي، سأخبرهم أنك بذلت كل ما في وسعك كي تقنعينني |
| Onu kaynağımız yapmak için elinden geleni yaptın. Ki zaten bu senin görevindi. | Open Subtitles | لقد فعلتِ ما في وسعك لأجل تجنيده كانت هذه هي مهمتك في الأصل |
| Gelmemi engellemek için elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | لقد فعلت كل ما فى وسعك لتوقفنى عن الحضور معك |
| Toz ve dumanın ötesini görmeye çalışırken, yaralılara yardım etmek için elinizden geleni yapıp yakındaki bir sığınağa doğru emekliyorsunuz. | TED | وبينما تجاهد لترى عبر الغبار والدخان، تفعل مافي وسعك لتساعد الجرحى لتزحف بعد ذلك إلى مخبأ قريب. |
| Yani yapabileceğin hiçbir şey yok mu? | Open Subtitles | إذًا تخبرني أنّه لا شيء في وسعك أن تقوم به؟ |
| Hemen savunmaya geçme. elinden geleni yaptın. | Open Subtitles | لا تكن دفاعياً، لقد بذلت أحسن ما في وسعك |
| Ama elinden geleni yapmadan, bu sahadan ayrılma. | Open Subtitles | ولكن لا تخرج من الملعب دون ان تفعل كل ما في وسعك |
| Bir plan var. elinden geldiğince iyi yaşamayı sürdürürsün. | Open Subtitles | الحكمة هى، أن تستمر في حياتك وتبذل كل ما في وسعك |
| Bir zamanlar beni tehlikeden uzak tutmak için elinden gelen her şeyi yapardın. | Open Subtitles | كان هناك وقت عندما كنت تفعل كل ما في وسعك لتتأكد أن أبقتني بعيدا عن الخطر |
| Onu korumak için elinden geleni yaptın ama benim müdahale etmem gerekti. | Open Subtitles | فعلت ما في وسعك لحمايتها لكن كان علي التدخل |
| Ne olursa olsun sen elinden gelenin en iyisini yaptın. | Open Subtitles | مهما كانت نتيجة ذلك .. لقد فعلت أفضل ما في وسعك |
| Bu kızın hayatını kurtarmak için elinden geleni yap. | Open Subtitles | تفعل ما في وسعك للحفاظ على حياة هذه الفتاة |
| Bunu Führer e bizzat vermek için elinden geleni yap. | Open Subtitles | فأريدك أن تبذل كلّ ما في وسعك لإيصال هذه مباشرة إلى الفوهرر |
| Ve o aşk hissini tekrar yaşadığında uğruna savaşmak için elinden gelen her şeyi yapmalısın. | Open Subtitles | وعندما يأتي هذا الحب مرة أخرى يجب أن تفعل كل ما في وسعك للقتال من أجله |
| Dün gece sana mesaj attığını fakat bugüne kadar elinden geleni yaptığını söyleyeceksin. | Open Subtitles | أرسلت لك رسالة نصية ليلة أمس لكنك كنت قد فعلت كل ما في وسعك فعله |
| Lütfen, elinden geleni yapacağını biliyorum ama mecbur kalırsan dediğimi yap. | Open Subtitles | أرجوك , أعلم أنّكَ تقوم بأقصى ما في وسعك , لكن , في حالة |
| Ona yardım etmek için elinden geleni yapmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تعملي كل ما في وسعك لمساعدته. |
| Misafirlerimize münasip bir kahvaltı hazırlamak için elinizden geleni yapın. | Open Subtitles | قم بما في وسعك لتحضير إفطار جيد لضيوفنا. |
| Evlat, elinizden geleni yaptınız şimdi çıkın ordan dışarı. | Open Subtitles | بني، لقد فعلت كل ما في وسعك لتخرج من هناك الان |
| Benim merakımı harekete geçirmek için yapabileceğin her şeyi yaptın. | Open Subtitles | وقد فعلت كل ما فى وسعك لتثير فضولى |
| Benim için bir şey yapmanı istiyorum. Biliyorum, yapabilirsin. | Open Subtitles | أريدك أن تسدي لي صنيعاً وأعرف أنه في وسعك فعل ذلك |
| Sen doktorsun, ayrıcalıklarını kullan, ne yapabiliyorsan yap. | Open Subtitles | ألست طبيبه ؟ استغلى امتيازاتك هنا ابذلي كل ما في وسعك |