| Materyalleri ve şekilleri değiştirebileceğin, iki duvar ve bir tavan yoktu | TED | فيلا يوجد جدارين وسقف يلتقون، حيث يمكنك تغير الخامات والأشكال |
| Enfes mermeler, yüksek tavan ve jet motoru gibi sifon suyu: | Open Subtitles | الرخام رائع، وسقف مرتفع، ودفع الماء قوي كانه محرك نفاذ |
| Duvarlar ve tavan kalın. | Open Subtitles | يوجد به حيطان وسقف ، وعمدان |
| Evinin salonu kocamandır, katedral tavanlı. | Open Subtitles | لديها غرفة معيشة واسعة، وسقف محدّب. |
| Yeri güzel saptanmış, kimsenin yaşamadığı iki oda arasında pelüş halılı, yüksek tavanlı bir koridor. | Open Subtitles | "كامل التجهيز والتأثيت" "يكسوه سِجّاد بلشيّ، وسقف مرتفع بين غرفتيّ النوم" |
| Elektrik ve çatı olduğu sürece tek ihtiyacımız olan bu. | Open Subtitles | طالما لديه كهرباء وسقف هذا كل ما نحتاج |
| Benim küçük hobim, yiyecek, iş ve kafanın üzerine bir çatı sağlıyor. | Open Subtitles | و هواية الصغيرة توفر الطعام و وظائف وسقف فوق رأسك |
| Nadir bir metalik turkuaz renkli Cordoba tavan, deri koltuk... - Çılgın. | Open Subtitles | بمعدن فيروزي نادر، وسقف جلدي، وجلد... |
| - Siyah boruları gözüken bir tavan... | Open Subtitles | وسقف أسود به أنابيب مكشوفة |
| Yer, tavan, duvarlar. | Open Subtitles | وأرضية وسقف وحوائط |
| - Ve sağlam bir tavan. - Evet. | Open Subtitles | وسقف مسلّح. |
| 180 metrelik alandaki her pencere ve çatı aranmış ve temizlenmiş olacak. | Open Subtitles | كل نافذة وسقف على بُعد 200 ياردة |
| Orada oturmuş etrafında dört duvar, başının üzerinden bir çatı damarlarında ilaç birde kalkmış ondan ne istediğimi soruyor. | Open Subtitles | ها هي جالسة ومحاطة بأربع جدران وسقف فوق رأسها، ويجري الدواء في عروقها، ورغم ذلك تسألني عما أريد منها ؟ |
| Başının üstünde bir çatı. | Open Subtitles | وسقف يظلل عليكى؟ |