"وصدمت" - Translation from Arabic to Turkish

    • çarptım
        
    • çarptı
        
    • çarpmış
        
    • çarptın
        
    Bir vitrin eşi istiyordun, elde ettin. Bir de arabayı çarptım! Yeni bir tane lazım. Open Subtitles تريدين زوجه مدللة الان لديك وصدمت بسيارتي
    Kemerini takmamıştı ve arabayı kasten çarptım. Open Subtitles لم يكن يضع حزام الأمان وصدمت السيارة متعمداً
    Bir seferinde yatakta zıplıyordu ve... düşüp başını duvara çarptı, dikiş attırmak zorunda kaldık. Open Subtitles ذات مرة قفزت إلى أعلى وأسفل فوق السرير وسقطت وصدمت رأسها بالحائط واضطرت إلى خياطتها بالغُرز
    -Ben düşüp, başını basamağa çarptı diye biliyordum. -Saflık yapma. Open Subtitles ظننا أنها تعثرت وصدمت رأسها على درجات السلم
    Annemi inceleyenler annemin anevrizmadan öldüğü söyledi ve düştüğü zaman başını lavaboya çarpmış. Open Subtitles محقق الوفيات قال أن أمي ماتت بتمدد الأوعية الدموية وصدمت رأسها بالحوض عندما سقطت
    Duştaymış ve ayağı kayıp başını çarpmış. Open Subtitles كانت تستحم وانزلقت وصدمت رأسها
    Kırmızı ışıkta geçip bir taksiye çarptın ve hiçbir belgen yok. Open Subtitles اجتذت اشارة مرور، وصدمت تاكسي، وليس معك أوراق ثبوتيتك
    Ve şarkıda söylediği üzere ellerimi yukarı kaldırdım ve parmaklarımı bir anda kurukafa şeklindeki disco topuma çarptım. Open Subtitles هذا الصباح ورفعت يديّ عاليا, كما تعلم, لأن الأغنية أخبرتي أن أفعل وصدمت أصابعي
    ...aynaya çarptım ve elimi kestim. Open Subtitles وصدمت المرآه وجرحت نفسي بها
    Telefonuma mesaj yazarken kahrolası ağaca çarptım. Open Subtitles كنت أنظر لهاتفي وصدمت بشجرة
    Sonra bir şeye çarptım. Open Subtitles وصدمت شيئاً
    Ve düşüp kapamı çarptım. Open Subtitles وصدمت برأسي
    Bir keresinde bir kadın bayılıp başını çarptı ve haberleri hastanede vermek zorunda kaldım. Open Subtitles مرة اغمي على امراة وصدمت رأسها واضطررت لاخبارها مرة اخرى في المشفى
    Sonra kocaman bir dalga kayalara çarptı ve bizi okyanusun içine çekti. Open Subtitles ثم أتت هذه الموجة الضخمة وصدمت الصخور و غسلتنا إلى المحيط.
    - Kiremit düşüp valiye çarptı. Open Subtitles كنت أشاهد بلاطة سقطت وصدمت الحاكم
    - Düşüp kafasını çarpmış gibi görünüyor. Open Subtitles يبدو أنها وقعت وصدمت رأسها
    Bir ağaca çarpmış. Open Subtitles وصدمت بالشجرة
    Arabayı kullanıyordun ve bir tekneye çarptın. Çünkü sarhoştun. Open Subtitles ،كنت تقود وصدمت هذا القارب لأنك كنت سكران
    Yoldan çıktın ve bir ağaca çarptın. Open Subtitles انحرفت عن مسار الطّريق، وصدمت بشجرة.
    Merdivenlerden düşüp kafanı çarptın. Open Subtitles -وقعت من الدرج وصدمت رأسك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more