| Ama oraya vardığımda çoktan ölmüştü. | Open Subtitles | لكن بحلول الوقت الذي وصلت فيه إلى هناك، كان قد مات بالفعل. |
| Tam kulübeye vardığımda kendine gelmişti. | Open Subtitles | في الوقت الذي وصلت فيه للكابينة ، كانت قد أفاقت |
| Bartlett Dağı Yolu'nun sonlarına vardığımda... otobüsün yarısı dolmuştu. | Open Subtitles | في الوقت الذي وصلت فيه "إلى نهاية طريق "بارتليت هيل كان في الباص نصف حمولته المعتادة |
| Geldiğim gün aynı bugün gibiydi. | Open Subtitles | اليوم الذي وصلت فيه يشبه هذا اليوم |
| Geldiğim gün aynı bugün gibiydi. | Open Subtitles | اليوم الذي وصلت فيه يشبه هذا اليوم |
| Bunu Geldiğim gün anlamıştım. | Open Subtitles | اليوم الذي وصلت فيه فهمت أن رادها |
| Sadece aşağıya koştum ama vardığımda babam güçlükle nefes alıyordu. | Open Subtitles | ...ركضت للأسفل، لكن الوقت الذي وصلت فيه إلى هناك كان والدي بالكاد يتنفس |
| Komuta merkezine vardığımda, Albay Riley boşaltımı emretti. | Open Subtitles | وفي الوقت الذي وصلت فيه لمركز القيادة، فقد أمر العقيد (رايلي) بالإخلاء |
| - Oraya vardığımda çoktan gitmişti. | Open Subtitles | - لقد رحل في الوقت الذي وصلت فيه - |
| Buraya Geldiğim gün Chestnut'ı gördüm. Chestnut'ı tımarladım. | Open Subtitles | أرى "تشيسنت" باليوم اللذي وصلت فيه أرى "تشيسنت" المزين |