| Birkaç inci boncuk mu? Başka çarem yok, kral dönünce evleneceğime söz verdim. | Open Subtitles | . كما تعلم ليس لدي أختيار . وعدته بأن أتزوجه عندما الملك يعود |
| Başka bir şey söylemeyeceğime dair söz verdim, fakat sanırım, sana bir sürprizi var. | Open Subtitles | .. وعدته بأن لا أقول أكثر من ذلك ولكني أعتقد أن لديه مفاجأة لك |
| Adamla el sıkıştım ve 10 gün içinde evden çıkmaya söz verdim. | Open Subtitles | صافحت الرجل و وعدته بأن نغادر في عشرة أيام |
| Bu çok kötü. Ona bir şey söylemeye söz vermiştim. | Open Subtitles | يالا الأسف ، لقد وعدته بأن أخبره شيئاً ما |
| Bu akşam onunla yemeğe gideceğime söz vermiştim. | Open Subtitles | لقد وعدته بأن أذهب لتناول العشاء معه الليلة |
| Bak, bu sorumluluğu almak için Daniel'a yalvardım ve ona hiçbir şeyin ters gitmeyeceğine dair söz verdim. | Open Subtitles | لكنني لم احصل على الشبكة لقد توسلت الى دانيال ليمنحني المسؤولية ولقد وعدته بأن لاشيء سيكون خاطئا |
| Ona, bir gemiyle geri döneceğime söz verdim ama şu yara yüzünden sözümü tutamıyorum. | Open Subtitles | لقد وعدته بأن اعود لنجدته ولكن بسبب هذا المرض لم أنجح في الحفاظ على وعدي |
| Nedenmiş? Beyzbol seçmeleri için yardım edeceğime söz verdim. | Open Subtitles | نعم ، لقد وعدته بأن أساعده في إختباراته لكرة المضرب |
| - Bilmiyorum, bana söylemedi ama o benim kardeşim ve bu son isteğini yerine getireceğime dair ona söz verdim. | Open Subtitles | - لا اعلم , فهو لم يخبرنى, لكنه اخى , و انا وعدته بأن اقوم بهذا الشىء الاخير من اجله. |
| Yaşamamıza izin verdiği takdirde gözü kulağı olacağıma söz verdim. | Open Subtitles | لقد وعدته بأن أكون جاسوسة له إذا تركنا نعيش |
| - Onunla evlenmeye söz verdim. - Baskı altında. | Open Subtitles | . وعدته بأن أتزوجه . تحت الإكراه |
| Ve ona bir gün kendi galerimizin olacağına, söz verdim. | Open Subtitles | وعدته بأن أشتري معرضي الخاص في يوم ما |
| Onları buraya canlı getireceğime söz verdim. | Open Subtitles | ولقد وعدته بأن أحضرهم إلى هنا أحياء |
| Kendini daha iyi hissedene kadar burayı işletmesi için yardımcı olmaya söz verdim. | Open Subtitles | لقد وعدته بأن أساعده حتى يتحسن |
| Planları buraya getirebileceğime söz verdim. | Open Subtitles | - وعدته بأن أعطيه مخططات هذا المكان - عجباً! |
| Doğru şeyi yapmak istiyordu, bu yüzden o ölmeden önce onu bulacağıma dair söz verdim. | Open Subtitles | ...أراد إصلاح الأمر، لذا وعدته بأن أجدها قبل ان يتوفى |
| Ve karşılığında bizi hiçbir şeyin ayırmayacağına söz vermiştim. | Open Subtitles | وفي المقابل وعدته بأن لا أدع أي شيء ليفرّقنا |
| Eğer bugün gelirse diye ona söz vermiştim anahtarları sana vereceğimi. | Open Subtitles | أذا أتى هذا اليوم وعدته بأن أضع هذه المفاتيح |
| Alacağıma söz vermiştim ama işler biraz sarpa sardı. | Open Subtitles | لقد وعدته بأن افعل ذلك لكنالامورتغيرت... |