| Birisinin bana bunu söylediğini anımsıyorum, inancının onaylanmasından ve Tanrı'nın iyiliğinden dolayı Gözleri heyecanla parlıyordu | TED | أتذكر أن واحدة قالت لي هذا, وعيناها تشعان بالحماس نتيجة هذا التأكيد الرائع لإيمانها ولطيبة الرب |
| O cuma, ağır solunum yetmezliği gelişti ve Gözleri tehlikeli bir şekilde kırmızıydı. | TED | في هذا يوم الجمعة ظهرت أعراض ضيق التنفس الشديد وعيناها أصبحتا حمراوتين بشكل مهدد. |
| Onu Gözleri kapalı bir şekilde öpüşürken yakaladım. | Open Subtitles | لقد امسكت بها تقبل معتوه وعيناها مغلقتان |
| Boğazı kesilmiş ve Gözleri kayıp. | Open Subtitles | تم قطع الشريان السُباتي لها وعيناها مفقودتان مثل باقي الضحايا |
| Sarışın, mavi gözlü. | Open Subtitles | فهي شقراء، وعيناها زرقاوتان |
| Gözleri bir ileri bir geri gidiyordu, akıldan hesap yapıyormuş gibi. | Open Subtitles | وعيناها تتحرك يمينا ويسارا كما لو كانت تريد ان تضيف شيئا الى رأسها |
| Uzundu saçları, hafifti ayakları "...ve fırtınalı bakardı Gözleri" | Open Subtitles | شعرها كان طويلاوقدمها كانت مضيئة وعيناها جامحتان |
| Beni Gözleri tamamen kapalı bile olsa bulabileceğini söylüyor. | Open Subtitles | تقول إنها تستطيع أن تجدني حتى وعيناها مغلقتان |
| Gözleri de mavi değil, kahverengiydi. | Open Subtitles | وعيناها لم تكونا زرقاوين، بل كانتا بنيتان. |
| Gözleri fal taşı gibi açılmıştı ve zor durumda olduğunun farkına varmıştı. | Open Subtitles | وعيناها كانوا، يتّسعون ويتّسعون.. وأدركت، أنا فى مُشكلة هُنا. |
| "Büyük Gözleri ve sinsi gülümsemesiyle soruyor, 'Bu gerçekten suç mu? | Open Subtitles | وعيناها الواسعتان وابتسامتها ماكرة تتساءل. هل هو حقا جريمة؟ |
| Gözleri, düğün günümüzdeki gibi balayı gecemizdeki gibiydi. | Open Subtitles | ..وعيناها المرقرقة في يوم زفافنا وليلة شهر العسل |
| Gözleri açık nasıl uyuyabiliyor ki? | Open Subtitles | كيف يمكنها النوم وعيناها مفتوحتان طوال الوقت ؟ |
| Mavi Gözleri benimkine kenetlenmişti. | TED | وعيناها الزرقاوتان تنظر إلى عيناي. |
| Gözleri kapalı ateş etti! | Open Subtitles | لقد أطلقت النار وعيناها مغلقتان |
| Gözleri kapalıyken piyano çalabiliyor? | Open Subtitles | لماذا تعزف البيانو وعيناها مغمضتان ؟ |
| Ve kor ateş gibi sıcaktı, Gözleri yakut gibi kırmızıydı, dudakları çekilmişti, ağzı kokuyordu. | Open Subtitles | كانت ساخنة وكأنها فحم مشتعل وعيناها كانتا حمراوتان مثل الياقوت! وشفتاها كانتا متراجعتان ورائحة نفسها كريهة جداً! |
| Güzel saçları ve Gözleri var. | Open Subtitles | إن شعرها جميل. وعيناها جميلتان. |
| Kahverengi gözlü ve Kahverengi saçlı. | Open Subtitles | شعرها بني ، وعيناها بنيتان |
| Orta boylu. Güzel gözlü. | Open Subtitles | قوامها جيد وعيناها جميلتان |