| Deniz topu oynayan bir kaç kadın ortalarında kumdan kale yapan küçük bir kız. | Open Subtitles | إمراتين يلعبان بكرة الشاطئ وفتاة صغيرة بينهم تبني قصر رملي |
| Beyninden birden fazla tümör olan bir çocuğu tedavi ediyorum ve başka küçük bir kız, optik gliyomu var... ..ve bu körlüğe neden olur. | Open Subtitles | أنا أعالج طفلًا مصابًا ،بعدة أورام في دماغه وفتاة صغيرة أخرى مصابة بورم دبقي والذي يتسبب بعماها |
| 6 kişi suya düştü yalnızca küçük bir kız çocuğu sudan çıkabildi. | Open Subtitles | ستة أشخاص ذهبوا إلى المياه وفتاة صغيرة خرجت |
| Bir fahişeyi ve küçük bir kızı sadece o çekik gözlü pislik bulabilir. | Open Subtitles | إن كان هناك من يستطيع اقتفاء أثر عاهرة وفتاة صغيرة , فهو ذلك الصيني اللعين. |
| Ayrıca küçük bir kızı sarsıntıya uğrattın. - Ne? | Open Subtitles | وفتاة صغيرة صُدمت! |
| Bir fahişe ve küçük bir kız ne sorun çıkarır ki? | Open Subtitles | كيف يمكن لعاهرة وفتاة صغيرة أن تسببا أي أذى؟ |
| Bir adam, bir kadın küçük bir kız. | Open Subtitles | رجل وامرأة وفتاة صغيرة |
| Bir hanımefendi ve küçük bir kız. | Open Subtitles | عن سيدة وفتاة صغيرة |
| küçük bir kız, annesi ve bir adamla birlikte. | Open Subtitles | أم وفتاة صغيرة. -ورجل آخر -حقاً؟ |