| Vaktini pahalı bir kopya için boşuna harcama. | Open Subtitles | لاتهدُر وقتَكَ بمحاولة تزوير النُسخة بطريقة متقنة و مكلِفة |
| Çok dramatik, ama Vaktini boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | ... إنهضد الكسر . لَكنَّك تُهدرُ وقتَكَ ... |
| Vaktini boşa harcama. | Open Subtitles | لا تُضيّعْ وقتَكَ. |
| Gepetto'nun başarısız deneyi ile Zamanını boşa harcama. | Open Subtitles | لا تُضيّعْى وقتَكَ مَع مع تجربة جيبوتو الفاشلة |
| Birkaç gün içinde geri geleceğine ve zamanınızı boşa harcadığımıza üzüleceğimize eminim. | Open Subtitles | أَنا متأكّدُ هي سَتَكُونُ خلفية في يومين... ونحن سَنَكُونُ آسفينَ أُهدرنَا وقتَكَ. |
| - Acele etme. - Çarpışmaya 15 saniye. | Open Subtitles | أنت فقط تَستغرق وقتَكَ الإصطدام خلال 15 ثانية |
| Niçin bir isim seçmiyoruz? - Teğmen, Vaktini boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | المُساعد، أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| Biliyorum Vaktini çalıyorum. | Open Subtitles | أنا أَحتكر وقتَكَ |
| Vaktini boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| - Vaktini boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | - أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| Şimdiden söylüyorum, Zamanını boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | أنا يُمْكِنُ أَنْ أُخبرَك الآن أنت فقط تضيع وقتَكَ |
| Zamanını McGee'nin ofisinde geçireceksin. | Open Subtitles | أنت سَتَقْضي وقتَكَ في مكتبِ ماك جي. |
| Zamanını boşa harcıyorsun. | Open Subtitles | أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| Aslında, zamanınızı boşa harcıyorsunuz. | Open Subtitles | في الحقيقة، أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| Pekala ama zamanınızı boşa harcamış olursunuz. | Open Subtitles | الموافقة، لَكنَّك سَتُهدرُ وقتَكَ. |
| Bece zamanınızı boşa harcıyorsunuz. | Open Subtitles | أعتقد أنت تُهدرُ وقتَكَ. |
| Acele etme ve bunun hakkında düşün. | Open Subtitles | إستغرقْ وقتَكَ وفكّرْ في الموضوع. |