"وقت الحصاد" - Translation from Arabic to Turkish

• hasat zamanı
• Hasat zamanında
• erkeklerle olmaya

Sizi beklettiğim için özür dilerim fakat hasat zamanı ve Kule için vergimizi hazırlamalıyız.
عذرًا لتأخري عليكم لكنه وقت الحصاد ويجب أن نجهّز الإتاوة للبرج

hasat zamanı ya da her neyse bitene kadar gelmeyecektim ama salla gitsin.
أعلم أنه وقت الحصاد أو ما شبه ولم أكن أن أعود إلى أن ينتهى لكن , تبا لذلك

Endişelenmekte haklısın, bana yanlış hasat zamanı vermişsin.
عليك ان تقلق اعطيتني وقت الحصاد خطأ

Hasat zamanında sunaklar yaptılar ve onların üstünde ateşler yaktılar.
وفى وقت الحصاد بنوا مذابحاَ وأوقدوا النيران عليها

Ama tabiri caizse iş erkeklerle olmaya geldiğinde denizcileri teknelerden kapar veya gemilerin güvertelerinden düşürür istediklerini aldıktan sonra da denizcileri denizin dibine çekip boğar ve yerlermiş.
ولكن عندما يأتي وقت الحصاد إذًا جاز التعبير... ينتزعن البحّار من القارب أو من ظهر السفينة ويستكملن طريقهن، بعدها ينجذب البحّارة للقاع غارقين ثم يؤكلون،

Şimdi hasat zamanı geldi.
والآن ، حان وقت الحصاد

Daha hasat zamanı gelmedi.
لمْ يحن وقت الحصاد بعد

hasat zamanı geldi
♪ وعندما يحين وقت الحصاد ♪

hasat zamanı.
انهُ وقت الحصاد

Ya da hasat zamanı geldiğinde bir dilim ekmek.
أو رغيف خبز بعد وقت الحصاد.

hasat zamanı!
وقت الحصاد

Hasat...zamanı.
إنه وقت الحصاد

Yarın hasat zamanı başlayacak!
إنه وقت الحصاد

hasat zamanı geldi.
حان وقت الحصاد

Şimdi hasat zamanı.
إنه وقت الحصاد

Şu anda hasat zamanı.
إنه وقت الحصاد

Hasat zamanında paranı alacaksın.
و المال سيكون معك عندما يأتي وقت الحصاد

Ama tabiri caizse iş erkeklerle olmaya geldiğinde denizcileri teknelerden kapar veya gemi güvertelerinden düşürür işlerinin görür sonra da denizcileri denizin dibine çekip boğarlar ve yerlermiş.
ولكن عندما يأتي وقت الحصاد إذًا جاز التعبير... ينتزعن البحّار من القارب أو من ظهر السفينة ويستكملن طريقهن، بعدها ينجذب البحّارة للقاع غارقين ثم يؤكلون،