| Ve ondan bir hafta sonra, Başkan Obama yasayı imzaladı. | TED | وبعدها بأسبوع، وقع الرئيس أوباما على تمريره إلى قانون. |
| Sayın Başkan? | Open Subtitles | سيدي الرئيس لقد وقع الرئيس أرضاً نحناج إلى مساعدة طبية ، النجدة |
| Başkan Bush ADA kanununu Beyaz Saray'ın çimenlerinde imzaladı. | TED | وقع الرئيس بوش على ADA على مرجة البيت الأبيض. |
| 1998'de Başkan Stanwick Finnegan yürütme emri 1451'i imzaladı. | Open Subtitles | في عام 1998، وقع الرئيس "ستانويك فينجان" الأمر التنفيذي 1451، |
| - Ben dışarda olacağım. Başkan bu sabah bir başkanlık emri imzaladı. | Open Subtitles | وقع الرئيس أمر تنفيذي صباح هذا اليوم |
| Ve ancak 2009 yılında, Başkan Obama daha çok bölük yerleştirilmesini onayladığında, Bakan Clinton'ın sözleriyle sonunda gereken "strateji, liderlik ve kaynaklar"ı elde ettik. | TED | حتى عام 2009 عندما وقع الرئيس باراك اوباما على زيادة عدد القوات وعندها فحسب وبحسب كلمات "هيلاري كلينتون " عن الاولويات " الاسترتيجية , القيادة و الموارد " |
| Birleşik Devletler, en geniş silah ihracatına sahip olması nedeniyle, Başkan Obama haklı olarak Silah Ticareti Anlaşması'nı imzaladı. Ancak Senato tarafından onaylanıp kabul edilmedikçe hiçbir etkisi ve bağlayıcılığı yok. | TED | هنا في الولايات المتحدة، أضخم دولة مصدرة للأسلحة في العالم حتى اللحظة، وقع الرئيس أوباما عن جدارة معاهدة تجارة الأسلحة، ولكنها لم تُنّزل على أرض الواقع، لذلك فهي ليست ملزمة، حتى يوافق مجلس الشيوخ ويصادق عليها. |