| Önce Jeremy ile öpüşmen hakkında, sonra da galeri hakkında bana yalan söyledin. | Open Subtitles | كذبتي على عن تقبيل جيرمي وكذبتي علي ايضا عن المعرض |
| Bağımsız olarak davrandın ve bize Bertha'yı öldürmek konusunda yalan söyledin, ama ayrıca yaptıklarının tüm sorumluluğunu da aldın. | Open Subtitles | لقد تصرفتي لوحدكي وكذبتي علينا بخصوص الإبقاء على بيرثا حية |
| Sonra gözlerime bakmaya devam ettin gözlerinle bana yalan söyledin hiçbir şey söylemeyerek bir şey yapmadığını ima ettin. | Open Subtitles | ونظرتي إلي عينيّ مراراً وتكراراً وكذبتي عليّ بعينيك وقلتِ لي دونما أن تحركي شفتيك |
| Ziva'nın tehlikede olduğunu biliyordun ve bana yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد علمتي أنها في خطر وكذبتي عليّ |
| Sen sırasını savdın, yüzüme yalan söyleyerek. | Open Subtitles | قضيتي وقتكِ معه وكذبتي في وجهي |
| - yalan mıydı o? | Open Subtitles | وكذبتي عن كيف فعلتُ ذلك مع السيّد (شيزنيني) -أكانت تلك كذبة! |
| Ve burada olmamak için yalan söyledin ve hile yaptın. | Open Subtitles | وكذبتي وغششتي لتصلي لهنا |
| ve bana yalan söyledin. | Open Subtitles | وكذبتي علي. |