Sonuçta Tiger dürüst ve cömert birisi. | Open Subtitles | .. تعال . تايجر مُستقيم وكريم . إنه مُمتاز بالطبع ، نخبك |
Adaletli ve cömert imparatorumuz mahkumlara bir düvüş şansı tanıdı. | Open Subtitles | إنظروا إلى أي مدى الإمبراطور رجل عادل وكريم قرر إعطاء العبيد فرصة للقتال |
Senin kadar sabırlı ve cömert bir erkek bulmanın ne kadar zor olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم كم هو صعب أن تجد رجل صبور وكريم مثلك؟ |
Ben ve Karim dün seni neredeyse hiç görmedik, değil mi? | Open Subtitles | انا وكريم و كأننا رأيناك ليلة الامس ؟ هل فعلنا ؟ |
Araştırmamızı genişletelim, tekrar dolaplara dönüp, bulabildiğin tüm losyon, jel ve kremleri topla. | Open Subtitles | دعونا توسيع نطاق البحث لدينا، العودة الى غرفة خلع الملابس، جمع كل محلول، وهلام، وكريم يمكنك أن تجد. حسنا. |
Asprin ve losyon lacağım. | Open Subtitles | أنا سأشتري الأسبرين وكريم. |
Nazik, cömert ve bu yüzden uzaktaki birinin seni düşündüğünü bil. | Open Subtitles | عطوف وكريم من أجل ذلك يستحق الأمر أن تعرف أن هناك شخص بعيد جداً عن هنا.. |
Diğerleri kibar ve cömert bir insan olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | والأخرين يقولو أنك رجل طيب وكريم |
Ve özverili ve cömert. | Open Subtitles | وغير أناني وكريم. |
Saygılı, nazik ve cömert. | Open Subtitles | انه محترم, متعاطف وكريم |
Bu yaptığın düşünceli ve cömert bir hareket. | Open Subtitles | انه ملائم جداً وكريم |
Ayrıca nazik, saygılı ve cömert. | Open Subtitles | وطيب، محترم وكريم |
"Marty'i tanıyanlar onu severler." "O kibar, şeker ve cömert bir adam." | Open Subtitles | إذا عرفت (مارتي)، أحببتهُ، إنّه رجل مهذب، لطيف وكريم"، |
O; özel ve cömert biridir. | Open Subtitles | فهو مخلص لعمله وكريم |
Nazik ve cömert bir adamın dul eşinin yapabileceği bir teklif. | Open Subtitles | صدر من أرملة رجل... لطيف وكريم. |
Kimse paniklemesin, ama ben ve Karim, ülkeyi terk etmeliyiz. | Open Subtitles | لا أحد سيخاف أنا وكريم يجب علينا أن نغادر هذه البلاد |
Jason'a full geliyor ve Karim Kasai elendi. | Open Subtitles | أي بيت كامل لجيسن وكريم كاساي أُزيلَ. |
Jock kaşıntı kremleri beni sözcü olarak istiyor. | Open Subtitles | وكريم الحكّةِ يريدوني كناطقهم الرسمي هَلْ صدقتيني؟ |
Evet, o korku sana ait, Bay Deeks. Taş gibi kadın ve losyon hikâyesini duydun mu? | Open Subtitles | (أجل,هذه اطوار غريبه ,سيد (ديكس هل سمعتي الجزء الخاص برائعة الجمال وكريم المرطب؟ |
Ama geçen hafta benim cömert ve iyi birisi olduğumdan neredeyse emindin. | Open Subtitles | لكنّ الأسبوع الماضي، كنتِ متأكّدة أنني شخصٌ جيّد وكريم |
ÇıIgın, cömert ve çok eğlenceli. | Open Subtitles | . هو رائع وكريم ، بالاضافة لكونه مضحك جداً |