| Yer açın, artık gerçek bir Hollywood menajeri hizmetinizde. | Open Subtitles | أفسحي المجال, وكيل أعمال حقيقي من هوليوود تحت خدمتك |
| Peter Makinson? Henry Gascoigne'un menajeri? | Open Subtitles | بيتر مايكنسون " ؟" وكيل أعمال "هنري غازكوين" ؟ |
| Kate Brown, Blemclear reklamında oynamış, bir ajansı varmış, ve ilk sezon çekimleri için Los Angeles'a taşınmış. | Open Subtitles | كايت براون تحصلت على إعلان بليمكلير، تحصلت على وكيل أعمال ورحلت إلى لوس أنجلوس من أجل موسم البداية. |
| Şu anda menajerim yok ama aksan yapabiliyorum. | Open Subtitles | ليس لدي وكيل أعمال الآن لكنني استطيع اداء اللهجات |
| - Titus, bu sıradaysan menajerin yoktur. | Open Subtitles | تيتوس إذا وقفت في الصف بالتاكيد لا يوجد لديك وكيل أعمال |
| Ama senin gibi bir menajer insanları tedirgin eder. | Open Subtitles | رجلا في مكانتك وكيل أعمال معروف, هذا يرعب الموجودين |
| Ben iş alamam çünkü bir ajansım yok. | Open Subtitles | ولا أستطيع الحصول على عمل لأنه ليس لدي وكيل أعمال |
| Kendi projelerimi bulup senin, teklif bulmak yerine teklifleri cevaplandırmanı bekleyeceksem... ..bir ya da bir oda dolusu menajere sahip olmaya lüzum görmüyorum. | Open Subtitles | اذا كان علي ان ابحث بنفسي عن المشاريع ومن ثم انتظرك لتقييمها بدل من أن تأتي بها فلا أرى فائدة لتوظيف وكيل أعمال |
| Bir temsilci doğuştan yalancı, paragöz bir yavşaktır. | Open Subtitles | وفطرياً، كل وكيل أعمال كاذب وطماع |
| Aslında New York'tan başarılı bir yayıncı temsilcisi. | Open Subtitles | وكيل أعمال أدبية ناجح من "نيويورك |
| Arayan dünyanın en harika menajeri, Harv mı? | Open Subtitles | "هل معى "هارف أروع وكيل أعمال فى العالم؟ |
| - Marilyn'in ilk menajeri. | Open Subtitles | - "وكيل أعمال الأول ل"مارلين - |
| Bu da seni, Highway Harry, Billy Lipps'in ve The Guys Behind Me'nin kıdemli menajeri yapar. | Open Subtitles | مما يجعلك (هايواي هاري) وكيل أعمال (بيلي ليبيس) القديم والأشخاص في الصور خلفي |
| Ama sen, ajansı olmayan bir menajersin. | Open Subtitles | لكنك وكيل أعمال دون وكالة |
| Birkaç hafta önce Charlie'nin ajansı onu kovdu ve o da beni suçladı. | Open Subtitles | قبل أسابيع قليلة، وكيل أعمال (تشارلي) قام بطردها، وألقت اللوم عليّ. |
| - Artık bir menajerim bile yok. | Open Subtitles | كيف ذلك وأنا ليس لي حتّى وكيل أعمال ؟ |
| menajerim Japon yosunu reklamı ayarlamış. | Open Subtitles | وكيل أعمال حصل لي على إعلان تجاري عن "الأعشاب البحرية اليابانية" |
| - Bir menajerin mi var? | Open Subtitles | -لديك وكيل أعمال, حقاً؟ |
| Bu jokeyin yeni bir menajer aradığından emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكد من أن الفارس يبحث عن وكيل أعمال جديد؟ |
| - O zaman yeni bir menajer bulurum. | Open Subtitles | هذا مستحيل - إذاً سأعيّن وكيل أعمال جديد، اكتفيت منك - |
| Bak, gerçekten bir menajere ihtiyacım yok.. | Open Subtitles | اسمع، لا أيد حقاً وكيل أعمال. |
| Bir temsilci tuttum. | Open Subtitles | لقد قمتُ بتعيين وكيل أعمال |
| Kim, Hank Moody'nin temsilcisi tarafından temsil edilmek istemez? | Open Subtitles | ومن لا يريد ان يتم تمثيله بواسطة وكيل أعمال (هانك مودي)؟ |