| sen ve ben.Ben ve taht varisi ile sadece kahve içiyoruz. | Open Subtitles | لي ولكم. لي و الملك المستقبلي من إنجلترا، وجود جميع القهوة. |
| Madalyalar dağıtıldıktan sonra sen ve ben cennette özel bir tura çıkalım mı? | Open Subtitles | وبعد أن يسلم من الميداليات، كيف حول لي ولكم أخذ جولة خاصة من الجنة؟ |
| Bundan sonra sadece ikimiz olacağız sadece sen ve ben. | Open Subtitles | انها سوف تكون مجرد اثنين منا، فقط لي ولكم. |
| Şimdi gidebilirsin ama ikimiz de geri döneceğini biliyoruz. | Open Subtitles | يمكنك الذهاب الاَن, ولكم كلانا ونحن نعلم أنك سوف تعود مرة اَخري |
| siz sevgili halkıma söz veriyorum ki bugünden itibaren krallığımı akıl ve cesaret kuralları ile yöneteceğim. | Open Subtitles | لكل واحد ولكم جميعا أتعهد من هذا اليوم فصاعدا حكم مملكتي بالحكمة والشجاعة |
| sen ve ben uçan halımızda mutlu kasabaya gideceğiz. | Open Subtitles | لي ولكم الذهاب على ركوب بساط سحري لمدينة سعيدة. |
| O zaman...sen ve ben, ikimiz. | Open Subtitles | حسنا، أعتقد ذلك سيكون لي ولكم. |
| sen ve ben, birbirimize çok benziyoruz. | Open Subtitles | نحن كثيرا على حد سواء، لي ولكم. |
| Artık sadece sen ve ben kaldık Kriptonlu. | Open Subtitles | Mongul: الآن، kryptonian، انها مجرد لي ولكم. |
| Pekala, sadece sen ve ben, Stanley. | Open Subtitles | حسنا , انها مجرد لي ولكم , ستانلي. |
| Seni rasathaneye götürmüştüm, sadece sen ve ben. | Open Subtitles | أخذت لك القبة السماوية ، فقط لي ولكم. |
| Pekala, Christy sadece sen ve ben. | Open Subtitles | حسنا، كريستي، انها مجرد لي ولكم. |
| Bir elmanın iki yarısıyız, sen ve ben. | Open Subtitles | نحن اثنين من البازلاء في جراب، لي ولكم. |
| Kimse bilmeyecek,sadece sen ve ben. | Open Subtitles | سوف لا احد يعرف، فقط لي ولكم. |
| Şerefimize, sen ve ben. | Open Subtitles | نخب لنا، لي ولكم. |
| Ve bildirmek isterim ki buradaki "biz" kelimesi sen ve ben. | Open Subtitles | و"نحن" وأنا أشير إلى الآن... ... هو لي ولكم. |
| - sen ve ben, ikimiz yaptık. | Open Subtitles | أنا حقا لا. ولكم فعلت ذلك معا. - |
| Matt, eğer balığı şaşırtabilirsek ikimiz kıyıya kolayca yüzebiliriz. | Open Subtitles | مات ، ويمكن لي ولكم السباحة إلى ذلك الشاطئ سهلة إذا كان مشتتا الأسماك. |
| Pekala, siz ikiniz, siz ikiniz ve siz ikiniz. | Open Subtitles | حسنا، لذلك لكم اثنين، كنت اثنين ولكم اثنين. |
| Farkında olmayabilirsin ama o ofiste seni ve filmimizi koruyordum. | Open Subtitles | أنت قد لا تستطيع أن تدرك , إلا أنني ولكم منا المحمية الفيلم في هذا المنصب. |
| Çıkarlar bizim ve sizin için önemli. Güçlü, seçkin insanlar. | Open Subtitles | الأرباح المادية كبيرة ، بالنسبة لنا ، ولكم أيتها النخبة من البشر ذوي النفوذ |