| Bir gün yine balığa gidecektik... Ama babam eve hiç gelmedi. | Open Subtitles | في يوم من الأيام كنت ذاهبا الصيد، ولكن أبي لم يحضر. |
| Bir de bilardo masası olan bir salon vardı Ama babam oraya girmeme izin vermezdi. | Open Subtitles | لقد كان هناك حجرة بها ترابيزة بلياردو ولكن أبي لم يسمح لنا بالذهاب هناك |
| Bunlar normalde bir babanın öğretmesi gereken şeyler. Ama babam yanımızda değildi. | Open Subtitles | هذه الأشياء عادة ما يعلمها الأب لابنه ولكن أبي لم يكن في الجوار حينها |
| - Koç, saygısızlık etmek istemem Ama babam beni balerin olayım diye yetiştirmedi. | Open Subtitles | أيتها المدربة ، لا أقصد عدم الاحترام ، ولكن أبي لم يربني حتى أكون راقص باليه |
| Alınma Ama babam parayı böyle harcamandan hiç hoşlanmazdı. | Open Subtitles | انظري, بلا إهانة, ولكن أبي لم يتفق مع طريقتك في انفاق المال |
| Ama babam bir iş yapmadan duramazdı. | Open Subtitles | ولكن أبي لم يبقى طويلاً بدون عمل |
| Ama babam pes etmedi. O benim kahramanım. | Open Subtitles | ولكن أبي لم يستسلم إنه بطلي |
| Birlik bizi aldı ve eğitti. Ama babam Bane'i kabullenemedi. Onu bir canavar gibi gördü. | Open Subtitles | العصبة ضمتنا، دربتنا، ولكن أبي لم يستطع تقبل (بين)، رأى فقط وحش كيانه الوحيد... |