"ولكن أعلم" - Translation from Arabic to Turkish

• Ama
• biliyorum

Ama sinir dokularını canlandırmada müthiş bir yetenekleri olduğunu biliyorum.
ولكن أعلم بأن لديه قدرة رائعة في إنعاش النسيج النخري

Senin ne düşündüğünü bilmiyorum Ama ne yaptığını çok iyi biliyorum.
لا أعلم ماذا كُنت تعتقد، ولكن أعلم ما الذى فعلته.

Kalbinde Harry'nin değeri nedir bilemiyorum, ...Ama şunu biliyorum ki, onun kalbi sana ait.
الآن، أجهل أي مكانة يحتلها بقلبك ولكن أعلم أنك تمتلكين قلبه.

Onun babam olduğunu söylüyorlar Ama onun oğlu olmadığımı biliyorum.
ويقولون أنه هو والدي، ولكن أعلم أنني لست ابنه.

Onda leke var. Göremiyorum, Ama orada olduğunu biliyorum.
لديها جرثومة، لا أستطيع رؤيتها ولكن أعلم أنها موجودة.

Ama fazlaca nazik olmayan çok akıllı birini tanıyorum.
ولكن أعلم شخص حاد الذكاء و هو لن يكون له الكثير من المجاملات.

Ama Collins'in yapabileceğini biliyordun, tüm olay bu değil mi?
ولكن أعلم أنك قد كولينز. أن وكان بيت القصيد ، أليس كذلك؟

Ama ne yapalım karar veremedim, Ama birlikte bir kutlama yapmalıyız.
ولكن لا أدري ماذا سأفعل بعد,ولكن أعلم أنه علينا الاحتفال

Buz kabında buz yok Ama kimin nereye koyduğunu biliyorum... haha
لا يوجد حافظة للثلج ولكن أعلم مكان آخر أضعها فيه

Ama bu yanlış. Hayatta olduğunu biliyorum.
ولكن أعلم ان البرقية وصلت بالخطأ أنا متيقن من أنه حي

Aptal ayağına yatıyor, Ama yalan söylediğini biliyorum.
يتظاهر بإنه لا يعرف, ولكن أعلم إنه يكذب.

Ama bunu istesek bile hücreleri ayırmak için elimizde gerekli ekipman yok.
- ذلك أردنا لو حتى ولكن أعلم, الخلايا لإستخراج المعدات نملك لا

- Neresi olduğunu bilmiyorum. Ama kim olduğunu biliyorum. Sana da söyleyebilirim.
لا أعلم أين، ولكن أعلم من بإمكاني أن أُخبركِ

Onlar örnekleri aldı. Ama her şeyin iyiye gittiğini biliyorum.
لقد أخذو عينات ولكن أعلم أن كل شئ بخــــير

Uyuyormuş gibi yapıyorsun, Ama... yanlış birşey söylesem ağlayacağını biliyorum.
تتظاهر بالنوم, ولكن... أعلم أنك ستبكي لو قلت الشيء الخاطئ

İşaret dili bilmiyorum Ama bunun "deli" demek olduğunu biliyorum.
أنا لا أتحدث لغة الإشارات ولكن أعلم بأن هذه تعني مجنونة

Ama sizin 30 güne ulaşmanıza sadece birkaç saat kaldı ve bunu yapabileceğinizi biliyorum.
ولكن أعلم بأنكم ستحققون الـيوم الـ30. وأنا على علمٌ بمقدرتكم لفعل هذا.

Buralarda yeni, isminden pek emin değilim Ama başının belada olduğunu biliyorum.
إنه جديد, لست متأكدة من اسمه ولكن أعلم أنه في ورطة