| Ama bir şey sırf kalıcı olduğu için güzel değildir. | Open Subtitles | ولكن شيء واحد ليست جميلة لأنه باق دائما. |
| Ama bir şey var beni. | Open Subtitles | ولكن شيء واحد حصلت لي من خلال. |
| Ama bir şey kesin. | Open Subtitles | ولكن شيء واحد مؤكد. |
| Ama kesin olan bir şey var: | Open Subtitles | ولكن شيء واحد مؤكد: |
| Kesin olan bir şey vardı ki, Betty ve Veronica, artık BV oldular, belki de, sonsuza dek. | Open Subtitles | ولكن شيء واحد كان مؤكد (أن (بيتي) و(فيرونيكا |
| Ama bir şey kesin. | Open Subtitles | ...ولكن شيء واحد أكيد |
| Fakat kesin olan bir şey vardı ki Desgoffe und Taxis çok güçlü bir aileydi ve zaman bizim lehimize işlemiyordu. | Open Subtitles | ولكن شيء واحد كان مؤكداً، أن عائلة (دي غوت تاكسيس) قوية للغاية، والوقت لم يكن حليفنا ... |