| ama babam kayıp olduğu zamanlarda neler olduğunu bilmek istiyor. | Open Subtitles | ولكن والدي يريد أن يعرف ما حدث أثناء وقته المفقود. |
| ama babam da istediği robotu elde edemedi. | TED | ولكن والدي لم يحصل على هذا النّوع من الروبوت، أما أراد. |
| Bak, onlar hiç tanışmıyor, ama babam onla iş yapmak için elinden geleni yapacaktır. | Open Subtitles | رجل الفن؟ اسمع, لم يلتقيا أبداً ولكن والدي قد يفعل أي شيء من أجل القيام بأعمال تجارية معه |
| ama babam onun kariyerine engel oldu... ve bütün hayallerini unutmasını söyledi. | Open Subtitles | ولكن والدي أوقف مسيرتها وطالبها بأن تنسى أحلامها |
| Lakin babam ben politikaya girmeden yakamı bırakmaz. | Open Subtitles | ولكن والدي أصر على أن اكون رجل سياسة |
| ama babam, iş idaresi yüksek lisans programı yapmamı istiyor. | Open Subtitles | نعم ولكن والدي يريدني ان اكمال دراساتي العليا |
| Üzgünüm.Sadece bizim olacağımızı düşünmüştüm, ama babam bir kaç dostu davet etmiş. | Open Subtitles | أنا آسف. كان يفترض أن نكون نحن فقط, ولكن والدي دعى بعض الأصدقاء |
| Üniversitede okumak istedim ama babam onun yerine yüzme havuzu temizlememi istedi | Open Subtitles | رغبت في الذهاب للجامعة ولكن والدي أرسلني للعمل بدلا منها |
| Dinle Ben, işinde iyisin biliyorum ama babam da öyledir. | Open Subtitles | اسمع يابن فهمنا انك جيد في عملك , ولكن والدي ايضا |
| ama babam kalbi atan bir şeyi öldürmenin cinayet olduğunu öğretmişti bana. | Open Subtitles | ولكن والدي علمني أنه قتل والأشياء التي لديها قلب وتلك الأمور |
| ama babam, İngilizlerle savaşmıştı ve bir pitonla, kafasını kopardıktan sonra mücadele etmenin daha kolay olduğunu söylerdi. | Open Subtitles | ولكن والدي حارب الإنجليز. وقال أنه من الأسهل أن تصارع الثعبان، بعدما قطعت رأسه. |
| Biliyorum. Yapmaya çalıştığım şey bu ama babam da şehirde. | Open Subtitles | انا اعلم, واحاول ولكن والدي مازال بالبلدة |
| Doğru olmadığını biliyorum ama babam eşcinsel olduğunu düşündüğü sizde kalmama izin vermiyor. | Open Subtitles | اعلم أن هذا ليس حقيقياً, ولكن والدي لن يسمح لي بالمبيت عندك لأنه يعتقد انك شاذ |
| Doğru olmadığını biliyorum ama babam gey olduğunu düşündüğü için... | Open Subtitles | أعلم أن هذا ليس حقيقياً, ولكن والدي لم يسمح لي بالمبيت في منزلك |
| Aslında annem ilgili ama babam sevmemiş. | Open Subtitles | في الحقيقة, والدتي مهتمة ولكن والدي لا يوافقها |
| Genelde öyle diyorlar ama babam mükemmel olduğumu düşünüyor. | Open Subtitles | هذا ما يقولونه، ولكن والدي يظن أنني بخير، |
| Çok umrumda olmazdı ama babam çok saygı duyulan bir adamdı. | Open Subtitles | وأنا لا يهمني كثيرا، ولكن والدي كان رجل محترم جدا. |
| Annem idare edebiliyordu ama babam edemezdi. | Open Subtitles | والدتي كانت تستطيع التعامل مع الشرب ولكن والدي ليس كذلك |
| Oraya gitmek istedim ama babam bariyerden geçemeyeceğimi söyledi. | Open Subtitles | وأردت الوصول لها, ولكن والدي قال أنني لا أستطيع لأنه كان مشرباً |
| ama babam alternatif tıpçıydı, onun yaptıklarını izledim. | Open Subtitles | ولكن والدي كان طبيباً بالطب الشرقي، لذلك أنا فقط نسخت تقريباً ما رأيته عندما كنت صغيرة |
| Lakin babam ben politikaya girmeden yakamı bırakmaz. | Open Subtitles | ولكن والدي أصر على أن اكون رجل سياسة |
| Fakat babam medyanın, Arapları kötü gösteren batı propagandasından ibaret olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | ولكن والدي يقول جميع وسائل الإعلام والدعاية الغربية التي تؤثر سلبيا على عادات العرب |