| - Biliyorum Bayan. Lin de öyle. | Open Subtitles | أعرف ذلك ، يا سيدتي ، ولين يعرف أيضا |
| Bu arada, metal bükücülerim, Tonraq, Lin ve ben de Laghima Tepesi'nde yerleşelim. | Open Subtitles | مسخري المعدن وتانروك ولين وأنا |
| Sen de Lynn ile arkada yatabilirsin. Ayrıca fazla uyku tulumumuz var. | Open Subtitles | وأنت ولين ستنامون بالخلف فنحن لدينا أماكن كثيره للنوم |
| Garry ve Lynn tekrar anne-baba olmak istiyorlar. ve Jenna bir bebek istiyor.Böylece.. | Open Subtitles | حسنا,غاري ولين يريدون أن يكونو أباء مره ثانيه |
| Sabaha karşı Lane'le ben uyuya kaldık. | Open Subtitles | في الصباح المتأخر انا ولين نوعا ما كنا واقعين في النوم |
| Senin, süzme peynir kıvamında, uysal ve yumuşak başlı olduğunu söyledim. | Open Subtitles | قلت أنك ناعم ولين مع لمسة من جبن الماعز جبن الماعز؟ |
| Lin işin dışında. | Open Subtitles | نعم ولين خارج العمل الأن |
| Gelecek haftaki yemekte seninle ve Lynn ile görüşürüz. | Open Subtitles | يشرفنا دعوتك ولين على العشاء في مسكننا الأسبوع المقبل |
| Birazdan Lynn'le Yolculuk ana bağlantıda! | Open Subtitles | سيد ميناء الخروج في لحظة ولين مع السفر. |
| O kadarda komik değildi Lynn. | Open Subtitles | ليس ذلك مضحكا، ولين |
| - Evet iyiyiz. - Beyler Scott ve Lynn gidiyor. | Open Subtitles | - الرجال سكوت ولين وتقلع. |
| Lane'le ben tepeye çıkmıştık... | Open Subtitles | أنا ولين أتخذنا موضع على أرض مرتفعة |
| Lane'le benden başka kimse onu çekemez. | Open Subtitles | أنا ولين الوحيدان القدران على إحتماله |
| Dışardan gevrek, iç kısımda çok yumuşak. | Open Subtitles | مقدد من الخارج، ولين من الداخل |
| yumuşak aşırı duygusal merkezi ile dış gevrek. | Open Subtitles | مقدد من الخارج، ولين من الداخل |