"وموت" - Translation from Arabic to Turkish

• ölümü
• ölüm
• ölümünden

"Bir kumrunun ölümü sembolik olarak kötü talihi simgeler.
يدل على كارثة وموت حمامة بالقرب من منزل شخص ما

Kaderi birçok insanın yaşamı ve ölümü konusunda belirleyici olacaktı.
مصيره سيكون حاسم للعديد من حياة وموت الناس

Bayan Beatrice White'ın ölümü kaza değildi, değil mi?
وموت الانسة بياتريس وايت , لم يكن حادثة ,اليس كذلك يا انسة ؟

Yemek niyetine seks, kahvaltı niyetine ölüm. Ama bu bana sökmez.
جنس على العشاء وموت فى الصباح لكن هذا لن ينفع معى

Pascal bizim kötülük, acı çekme ve ölüm ile olan çelişkilerimizi derinlemesine araştırmıştır.
أبحر باسكال بعمق في معضلاتنا البشرية من شر ومعاناة وموت

Harika bir karar, Bay Bellows. Hızlı karar ve kesin ölüm.
قرار رائع يا ملازم بيلوز عدل عاجل وموت محتم

Ama onun ve diğerlerinin ölümü beni, Teiai'yi yenmeye yönlendirdi.
ولهذا، فأنا آسف جداً .. ولكن موته وموت آخرين

Asıl yapmamız gereken şey bu avcının kim olduğunu ve konseyin ölümü hakkında ne bildiğini öğrenmek.
ما ينبغي أن نفعله هو تبيُّن ماهيّة ذلك الصيّاد وموت أعضاء المجلس

Batması ve binlerce kişilik mürettebatının ölümü öyle açık bir savaş nedenidir ki yanıtsız kalması düşünülemez.
غرقها وموت الآلاف من طاقمها تصرف عدائي واضح ولا يمكن أن يمر دون ردّ.

Uçak gemimizin yok edilmesi ve askerlerimizin ölümü bir kışkırtmadır.
تدمير حاملة طائراتنا وموت جنودنا تصرف عدائي.

Kraliçenizin çok acı ve gereksiz ölümü olacak.
سوف تكون مأساوية جداُ وموت غير مُبرر لملكتكم

İsa Mesih'in doğumu, yaşamı ve ölümü hep böyle anlardan oluşur.
ميلاد وحياة وموت المسيح كلها ضمن تلك اللحظات.

Bir çoğu, erken yaşta zorluklar yaşamıştı. Fakirlik, terk edilmişlik, çocuk yaşta anne veya babasının ölümü, öğrenmeye yönelik engeller, alkolizma ve şiddet.
العديد منهم تعرضوا لمصاعب في فترات مبكرة، على مختلف الأصعدة من الفقر والهجران وموت أحد الوالدين خلال سن مبكرة، حتى صعوبات التعلم وادمان الكحول والعنف.

Sevgisine gözyaşı, mutluluğuna sevinç, yiğitliğine saygı, ihtirasına ölüm.
هناك دموع لمحبته، وفرح لنجاحه.. وتوقير لشجاعته، وموت لطموحه..

Yemek niyetine seks,kahvaltı niyetine ölüm.
جنس على العشاء وموت فى الصباح لكن هذا لن ينفع معى

Ve beklenmeyen bir ölüm toplantımızın üzerine sis gibi çöker.
وموت غير متوقّع فريق ممثلين a غطاء طفيف على إجتماعنا.

Ve beklenmedik bir ölüm, ziyaretimize gölge düşürür.
وموت مفاجيء سيلقي بغطاء رقيق علي مقابلتنا

- Aileyi oğullarının ölüm acısından kurtarmaktan bahsediyoruz.
نحن نتكلم عن حماية عائلة من معاناة فقدان وموت طفل

Kanser karaciğerime saldırır, karaciğerim çöker ve acıIı bir ölüm. ...aşağı yukarı 3 veya 4 hafta.
يهاجم السرطان كبدي,وكبدي يفشل وموت مؤلم,أعطي نفسي ثلاثة أربعة أسابيع أكثر أو أقل

Magda Goebbels, Almanya'yi bir kan ve ölüm çilginligina götürüyor olsa da, Hitler'e bir tanri gibi tapiyor.
كان ولاء ماغدا غوبلز لهتلر منقطع النظير حتى وان قاد المانيا الى سفك دماء مجنون وموت

O yüzden kendi ölümümüzden ve sevdiklerimizin ölümünden konuşmazsak kederli bir dost, iş arkadaşı, komşuya destek olabiliriz?
لذلك لو لم نكن نتحدثُ عن موتنا وموت أحبائنا، فكيف يمكننا دعم صديق وزميل وجار ممن هم في حزن؟