| Bu yüzden onu buradan çıkartıp evine, dinlenebileceği yere götüreceğiz. | Open Subtitles | سنخرجها من هنا إذًا ونأخذها للمنزل حتى ترتاح |
| Tuvalete gittiği zaman onu derhal yakalayacak onu doğruca yemek minibüsüne götüreceğiz. | Open Subtitles | ،عندما تتوجّه إلى الحمّام ذلك حينما نمسكها ونأخذها إلى شاحنة التموين |
| Sonra onu arabaya koyup, Mulholland Drive'ın tepesine götüreceğiz. | Open Subtitles | ثم نحملها إلى السيارة ونأخذها إلى قمة جبل (مالهولاند) |
| Onu giydirip Paris'e götüreceğiz. | Open Subtitles | نلبسها جيدا ونأخذها إلي باريس |