| Şu Dinobotları da bulup, bu berbat gezegdende gidelim artık. | Open Subtitles | والان دعنا نعثر على الدينوبوت ونخرج من هذا الكوكب الملتوى |
| O şansı kullanamayız. Buraya ne için geldiysek onu halledip, gidelim buradan. | Open Subtitles | لا يمكننا المخاطره بذلك لنأخذ ما أتينا من أجله ونخرج من هنا |
| Parayı alıp çıkacağız. | Open Subtitles | ندخل ونسرق المال ونخرج بدون أن نقتل أحداً؛ مفهوم؟ |
| Parayı alıp hemen dışarı çıkarız. Öldürmek yok. | Open Subtitles | ندخل ونسرق المال ونخرج بدون أن نقتل أحداً؛ مفهوم؟ |
| Radarların kontrolünde oraya gideceğiz, bilgi toplayacağız ve hızlıca kaçacağız. | Open Subtitles | ندخل تحت تغطية الرادار، نجمع المعلومات ونخرج بسرعة. |
| Bay Newland'ın çantasını alıp çıkalım buradan. | Open Subtitles | سوف نحتفظ بالحقيبة الجلدية للسيد نيولاند, ونخرج من هذا المكان |
| Şanslıyız ki henüz acil bir çağrı gelmedi. Çağrı geldiğinde buradan gideriz. | Open Subtitles | من حظنا أن الإتصالات لم تبدأ بعد سنتلقى إتصالاً ونخرج من هنا |
| Eee, ne bekliyorsun, o parlak şeyi alalımda buradan gidelim mi? | Open Subtitles | اذاً مارأيك أن نأخذ هذا الشيء الرائع ونخرج من هنا ؟ |
| Tamamdır öyleyse. Şu sivilleri geçirip buradan defolup gidelim, tamam mı? | Open Subtitles | جميعنا سالمون، لندع المحلّيين يكملون طريقهم ونخرج من هنا، اتفقنا ؟ |
| Etkilendim denebilir. Ama şu silahı bulup, buradan gidelim. | Open Subtitles | أنا معجبة , لكن دعنا نجد هذا الشيئ ونخرج من هنا |
| Şunu doldurup, bu sersemleri kurtardıktan sonra defolup gidelim. | Open Subtitles | دعنا نملأها وننقذ هؤلاء الاغبياء ونخرج من هنا |
| Tamam. Diğer ikisini de çalıştırıp, küçük böcekler bizi canlı canlı yemeden önce gidelim buradan. | Open Subtitles | حسناً دعنا نقوم بهذا مع العلبتين الأخريين ونخرج من هنا قبل أن تأكلنا البراغيث الصغيرة أحياء |
| Sessizce girip çıkacağız ve para bizim olacak. | Open Subtitles | ندخل خلسةً ونخرج خلسةً وستكون النقود بحوزتنا .. |
| Parayı alıp çıkacağız. | Open Subtitles | ندخل ونسرق المال ونخرج بدون أن نقتل أحداً؛ مفهوم؟ |
| Girip, çıkacağız.Kimseyi beklemek yok. | Open Subtitles | 54 ندخل ونخرج ولا أحد يتأخر على ذلك التوقيت |
| Jesse, biraz kokain alıp gidebilir miyiz buradan? | Open Subtitles | جيسي هل نستطيع أن نأخذ بعض الكوكايين ونخرج من هنا؟ |
| Hiperuzaydan çıkarız, onu gemiye ışınlayıp oradan gideriz. | Open Subtitles | نخرج من الفضاء الفائق نقله بالشعاع إلى متن السفينة ونخرج |
| gideriz, elemanı ayarlarız ve yasa dışı olmadan çıkarız. | Open Subtitles | نستطيع الذهاب وأقناع الرجل ونخرج قبل أن نصبح غير شرعيين |
| Bize yardım edebilecek birisini bulup şu videoları bırakacak ve bu kahrolası yerden gideceğiz. | Open Subtitles | نسقط تلك المرئيات ونخرج من هذا المكان التعس |
| Gerekli eşyamızı toplayıp kötü bir şeyler olmadan gideceğiz. Yollar hâlâ güvenli. | Open Subtitles | سنحزم الضروريّات ونخرج قبل أن نحاصَر، لا تزال الطرق سالكة |
| Dışarı çıkalım ve imdat diye bağıralım. | Open Subtitles | أرى أن نوقف السيارة ونخرج طلباً إلى المساعدة |
| O zaman bavullarımızı toplayıp, sıska popolarımızı buradan kaçırmayı karara bağlıyorum. | Open Subtitles | حسنا، في تلك الحالة آمر بأن نحزم حقائبنا ونخرج من هنا |
| Kutuları alıp buradan toz olalım. | Open Subtitles | نحصل على هذة الصناديق ونخرج من هنا بحق الجحيم |
| Anlayacağın biz etliye sütlüye karışmadan takılırız. | Open Subtitles | كما ترى , نحن نحب ان ندخل الى الساحة ونخرج دون ان يلاحظنا احد |