| Bu da demekki insanların sürekli yardımıma ihtiyacı var.. | Open Subtitles | هذا يعني أن الناس تنادني وهي بحاجة لمساعدتي. |
| Şimdi tamamen yalnız... ve ona göz kulak olacak birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي الأن تتصرف بحرية لوحدها وهي بحاجة الى رجل ليعتني بها |
| İnsanlara köşesinde yardım edebiliyor. Buna ihtiyacı var. | Open Subtitles | هي تقوم بمساعدة الناس عن طريق عمودها ، وهي بحاجة لذالك |
| Katherine her şeyi denemiş ama hamile kalamıyor ve bir yumurta donörüne ihtiyacı var. | Open Subtitles | كاثرين لا يمكنها أن تحمل وقد جربت كل شيء وهي بحاجة لمتبرع ببويضة |
| Çok nadir bir kana ihtiyacı var, ondakiyle benzer antijenler olmalı. | Open Subtitles | وهي بحاجة إلى نوعية دماء معينة تشبه دماءها |
| Yeni yeni kıyafetlere, sonraki haftalar için ayakkabılara ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة لملابس وأحذية جديدة بين أسبوع وآخر |
| O bu dünyada tamamen yalnız ve iş hayatı dışında başka bir şeye ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها وحيدة بالكامل في هذا العالم وهي بحاجة لشيء ما في حياة غير العمل |
| Canavarlaşma. O benim çocuğum ve bana ihtiyacı var. | Open Subtitles | لا تكوني قاسية إنها ابنتي أنا وهي بحاجة إليّ |
| Yaşıtlarıyla bir arada olmaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة لتكون مع أطفال في مثل عمرها |
| Bir tek sen kaldın ve sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | -لا زلت أباها أنت الوحيد الذي متبقي لها ، وهي بحاجة إليك |
| Bir şans verelim. i agree. Katılıyorum. Belli ki, zor bir hayatı olmuş ve yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | أوافقكِ الرأي من المحتمل أن "روبن" مرّت بحياة عصيبة ، وهي بحاجة لمساعدتنا |
| Şimdi kalp ameliyatına ihtiyacı var peki doktor nerede? | Open Subtitles | وهي بحاجة لجراح القلب.. وأين هو؟ |
| Tatlım, bir kızın var ve sana göre kızın her şeyden önce gelir, ama şunu söyleyim kızın üzülüyor ve onun sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | عزيزتي أعلم إن لديك إبنة وتبدو لك ... مشهورة عالمياً , لكن أؤكد لك إن تلك الفتاة تتألم وهي بحاجة إليك |
| Apartmanında yöneticiye ihtiyacı var. | Open Subtitles | تملك بناية ذات شقق وهي بحاجة إلى مديرة |
| tekrarlıyorum "hiç kimsenin yapmadığı" bir şeyi yapıyor ve yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | لا أحد استطاع وهي بحاجة للمساعدة |
| Gerçekten sevdiğin kişi Melissa ve şu anda sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | ميليسا) هي التي عندك صلة حقيقة معها وهي بحاجة إليك الآن |
| Sadece bunu kanıtlamaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة لفرصة لتثبت هذا. |
| Onu durdurmak için kutusuna ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة لصندوقها لتمنعه |
| O kızın bana ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة إليّ. |
| Sinirlerimiz altüst durumda. Sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | وهي بحاجة إليك. |