| Bir aile, garajlarında araç içinde canlı canlı yandılar. | Open Subtitles | عائلة أحرقت وهي حيّة عام 1979 داخل سيارتهم, بكراجهم الخاص أي مدينة؟ |
| Aynı diğerleri gibi, canlı canlı kesmiş. | Open Subtitles | كالأخريات تمامًا، قتلها وهي حيّة. |
| Bu yüzden de canlı canlı derisini soydun. | Open Subtitles | إذاً, سلختها وهي حيّة |
| canlı canlı doğramış. | Open Subtitles | وقتلها وهي حيّة. |
| Bir Lisa'yı diğer Lisa bakmazken yakalayacağım ve canlı canlı derisini yüzeceğim. | Open Subtitles | سأمسك بـ(ليزا) بينما (ليزا) الأخرى لا تنظر وأسلخ جلدها وهي حيّة |