| Orospu çocuğu bize ateş açtı ! Ve Woods yaralandı. | Open Subtitles | النار علينا السافل أطلق وقد ً حذرا فكن وودز وأصاب | 
| "Elle Woods ve Çıt Kupa arasındaki müşterek nokta nedir? | Open Subtitles | ما هو وجه الشبه بين إيل وودز و كأس الصداقة؟ | 
| Yaptığın yanına kalmayacak Woods! Biliyorsun, senin evin içinde olmaman gerekiyor Brian. | Open Subtitles | لقد أعطيت جيمس وودز روايتك لـ يقرأها و أنت لن تصدق هذا | 
| Evet, James Woods Lisesinin kazanmasına bahis yapacak bir çok insan var. | Open Subtitles | حسنا هناك العديد من الناس الذين يريدون المراهنة علي جيمس وودز لتفوز. | 
| Woods Hole Okyanus Enstitüsü'nde, benimle aynı tutkuyu paylaşan meslektaşlarım olduğu için çok şanslıyım. | TED | في معهد وودز هول لعلوم المحيطات، أرى أنني محظوظة جدًا لأنني أعمل مع زملاء نتشارك نفس الشغف. | 
| Son birkaç senedir yazlarımı, Woods Hole, Massachusetts'teki deniz biyoloji laboratuvarında geçiriyorum. | TED | خلال السنوات الماضية، اعتدت أن أمضي عطلة الصيف في المختبر البيولوجي البحري في وودز هول، ماساتشوستس. | 
| Muhterem Woods kötü bir şekilde yaralanabilirdi. | Open Subtitles | القس وودز ربما قد تضرر بشكل كبير للغاية. | 
| İyi akşamlar. Woods adına yapılan rezervasyonlar., | Open Subtitles | مساء الخير، حجز لأربعة أشخاص تحت إسم وودز | 
| Woods, sana üç sey söyliyim. | Open Subtitles | تكتفى لن حقائق، ب3 سأعلمك وودز الثـروة من ً يومــا | 
| Evet. Onlardan bir oda dolusu gördük. Woods'u da onlar çiviledi. | Open Subtitles | وهى بها مليئة غرفة رأينا أجل وودز أصاب مــا | 
| Geleceğin Tiger Woods'u olması ikimizi de mutlu eder. | Open Subtitles | سنكون سعداء جداً إذا هو أصبح تايجر وودز القادم | 
| Geleceğin Tiger Woods'u olması ikimizi de mutlu eder. | Open Subtitles | سنكون سعداء جداً إذا هو أصبح تايجر وودز القادم | 
| Tiger Woods olayına girdim. | Open Subtitles | لا شىء مجرد لعب الجولف القيام بأشياء تايجر وودز | 
| Bayan Woods'un hazırlıksız olması sizce kabul edilebilir mi? | Open Subtitles | أتعتقدين بأنّه مقبول بأنّ الآنسة وودز ليست مستعدّه؟ | 
| Miss Woods, burası bir hukuk firması, hayvan haklarını koruma derneği değil. | Open Subtitles | آنسة وودز هذه مؤسسة قانونية وليست جمعية للدفاع عن حقوق الحيوان | 
| Hepinize tanıştırayım, Bayan Elle Woods, Washington DC'ye ilk geldiğimdeki halim. | Open Subtitles | هذه إيل وودز يا رفاق هى نفس ما كنت عليه عندما جئت هنا لأول مرة | 
| Demekki sen işini Washington usulü, ben de Elle Woods usulü kullanacağım. | Open Subtitles | لذا يمكنك القيام بالأمر على طريقة واشنطن ولكننى سأقوم به على طريقة إيل وودز حان وقت الجد | 
| Bruiser Woods'a söyle Sunshine Bölgesi'ne güvenebilir. | Open Subtitles | اخبرى بروزر وودز هذا أنه يمكنه الإعتماد على ولاية الشمس المشرقة | 
| Baylar ve Bayanlar, size Bayan Elle Woods'u tanıtmak istiyorum. | Open Subtitles | سيداتى سادتى أعضاء المجلسين أقدم لكم الآنسة إيل وودز | 
| Woodes Rogers ve adamlarının müdahalesine karşın işimi yürütmeyi başardım. | Open Subtitles | ولولا تدخل (وودز روجرز) ورجاله لكان عملي لا يزال قوياً | 
| -Alanı Gryffindor için ayırttım. -Sakin ol, Wood. Bir not getirdim. | Open Subtitles | ـ لقد حجزت الملعب لجريفيندور اليوم ـ مهلا يا وودز لدي رسالة | 
| Bugün orası Muir Ormanı -- Ülkedeki en popüler millî parklardan biri. | TED | واليوم أصبحت "موير وودز" واحدة من أشهر الحدائق الوطنية في الدولة بأكملها. | 
| 21 Aralık 1972'de genç bir bayan vahşice öldürülmüş ve cesedi Black Water Ormanları olarak bilinen araziye atılmış. | Open Subtitles | في 21 ديسمبر 1972، تم العثور على امرأة شابة بوحشية وملقاة جثته في ما يعرف باسم بلاك ووتر وودز | 
| Park Woods otelindeyiz. | Open Subtitles | إننا فى فندق بارك وودز | 
| - Hey, Woodsy, burda o şeylerden bir tane daha var | Open Subtitles | أخرى) آلة هذه وودز) |