| İki hafta önce ölü bulundu. Muhtemelen gazeteciye konuştuğundan dolayı. | Open Subtitles | ،لقد وُجِدَت ميّتة منذُ يومين .على الأرجح بسبب مُحادثتها للصحفيّ |
| Çünkü eski ev sahibesi onun eski evinde vahşice öldürülmüş olarak bulundu. | Open Subtitles | لأن مالكة منزله القديمة وُجِدَت مقتولة بقسوة في شقته |
| Nerima Bölgesindeki boş bir evde, bir kadın cesedi bulundu. | Open Subtitles | جثة إمرأةِ وُجِدَت في بيتِ فارغِ في منطقة نيريما |
| Hayır, eyalet yetki alanında bulundu, sigorta için arama yapıldı. | Open Subtitles | لا, وُجِدَت متروكة عند السّلطة القضائيّة , لأغراض التّأمين . |
| Kurbanın dairesinde, reçeteyle satılan bir şişe hap bulundu. | Open Subtitles | زجاجة من العقاقير وُجِدَت في شُقَّة الضحيّة |
| Bütün Suç mahallerinde üç ayrı parmak izi bulundu. | Open Subtitles | وُجِدَت في كُلّ اماكن الجريمةِ. |
| o bir kalede bulundu,çok paslanmıştı. | Open Subtitles | لقد وُجِدَت في قلعة. وكانت صَدِأة جداً |
| Adını Çapa koyduk, çünkü okyanusun dibinde bulundu. | Open Subtitles | * سَمّينَاها * الراسيه لأنها وُجِدَت على قاعِ المحيطِ |
| Dün, CBI danışmanı Jane' in arabası terkedilmiş olarak bulundu yolun kenarında. | Open Subtitles | سيّارة مستشار مكتب (كاليفورنيا) للتّحقيقات (باتريك جاين) وُجِدَت متروكةً على جانب الطريق. |
| Kayako'nun cesedi yukarıda tavan arasında bulundu. | Open Subtitles | جثة كاياكو وُجِدَت ... هناكتحتالسقفِ |
| Cesedi dün Quantico'da bulundu. | Open Subtitles | "وُجِدَت جثّته أمس في "كوانتيكو |
| Loic Riveaux'un cesedi Veliki Dağı yakınlarında, Risnjak bölgesinde bulundu. | Open Subtitles | جثة (لوك ريفيكس) وُجِدَت عند ... سفح مَمرّ "ريسنجاك" الهائل |