| Ve senin, onun özürüyle dalga geçmeyeceğini de biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنك لن تقومي فقط بالعبث مع إعاقته |
| Biliyorum ve ablanın başına çorap örmeyi ne kadar sevdiğini de biliyorum ama bu sefer işe yaramayacak. | Open Subtitles | أعلم ، و أعلم أنك تحبين أن تسببي المشاكل لأختك ، .لكن هذا الأمر لن ينجح هذه المرة |
| İnsanların yaşadıkları yerleri başkalarına söylememek için ant içtiğinizi de biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنك أقسمت ألا تخبر الآخرين أين يعيش الناس |
| Oraya bir saldırı ekibi yolladığını biliyorum ve bunu bana söyleyemeyeceğini de biliyorum. Seni suçlamıyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك أرسلت فريق مُهاجم و أعلم أنك لم تستطع إخباري بذلك، لا الومك |
| Çıkmaz yola girdiğini de biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنك وصلت الى طريق مسدود في بحثك |
| Ve benim kötü bir insan olduğumu düşündüğünü de biliyorum çünkü şekilsiz öğrencilerinin insanlık hali nasıl iyileştirilebilir hakkında evet, "şarkı söyleyerek" gibi... basmakalıp, klişe vırvırlarından etkilenmedim. | Open Subtitles | بداخل واحدة من مؤخرات تلك القرود الوردية الملتهبة و أعلم أنك تعتقد بأنني شخص سيء جدا لأنني مازلت غير متأثرة بثرثرتك بتفاهتك المبتذلة لطلابك المرضى |
| Dokunmamı istemediğini de biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنك لا يُعبجك أن ألمسها. |
| Yardım ettiğini de biliyorum. | Open Subtitles | و أعلم أنك تقوم بالمساعدة |