| İlk olarak, Savaş ve barış'ın yalnızca ilk çeyreğine gelmiştim. | Open Subtitles | لسبب محدد ، فأنا لم أنتهى سوى من ربع رواية الحرب و السلام |
| Octavia'yla kardeşinin ısrarı üzerine evlendim güven ve barış jesti olarak. | Open Subtitles | -لقد تزوجت اوكتافيا بسبب اصرار اخيها -كلفته من الايمان و السلام كمسوامة محسوبة |
| Bir ev ve çocuklar ve barış istiyorum. | Open Subtitles | أريد البيت و الأطفال و السلام. |
| Cesur davranışların Barış ve demokrasinin üzerine kurulduğu yapı taşlarıdır. | Open Subtitles | تصرفاتك الشجاعة هي الأصلب وقت الديموقراطية و السلام.. دائما شامخة |
| Hartum'un boşaltılmasında bulunmak ve ardında Barış ve düzeni sağlayarak ayrılmandır. | Open Subtitles | و تفعل ما بوسعك لتترك النظام و السلام هناك |
| Bir haftalığına bu dağlardan ayrılıyorum, biraz huzur ve sessizlik istiyorum. | Open Subtitles | انا ذاهب للجبال مدة اسبوع لوحدي , لبعض الهدوؤ و السلام |
| Bunu diyen de huzur ve adalet adına çalışan ama onlar dışında tüm erdemleri bilen kişi? | Open Subtitles | و هذا من صلاح القضاء الذي يحكم بيننا جميعاً ربما فضائل مهمة غير العدل و السلام ؟ |
| Yaşamımı, varoluşçu ve barış içinde icra edip... Bunun gibi şeyler mi? | Open Subtitles | تقصد بشكل عام كالرضا و السلام الداخلي؟ |
| Savaş ve barış kitabı birinin uydurması, değil mi? | Open Subtitles | كتاب "الحرب و السلام" هذا إنه كتاب إختلقه أحد ماً، أليس كذلك ؟ |
| Liste hala "Savaş ve barış" kitabındaki bir listeye benziyor. | Open Subtitles | لا تزال تبدو كلائحة تجعل من " الحرب و السلام " يبدو كقراءة كتاب فكاهى |
| Dün küvette o aptal Savaş ve barış'ı tekrar okumaya çalışırken uyuyakalmışım. | Open Subtitles | حاولت البدء بذلك الكتاب الحرب و السلام" مجدداً" الليلة الماضية في حوض الحمام لكني نمت |
| Acizane ekliyorum -- acizane -- savaş ve barış dünyalarının ötesinde, bir alan var, ve orada bir çok kadın ve erkek var orada toplanıyorlar. | TED | وأضيف بتواضع -- أنه هناك فيما وراء عوالم الحرب و السلام ، هناك حقل ، وهناك الكثير من النساء و الرجال يتقابلون هناك . |
| Masumiyet ve barış var orada | Open Subtitles | البراءة و السلام هناك |
| Ruhunuzu özgürlük ve barış bulabilirsiniz. | Open Subtitles | لتجد روحه الحرية و السلام |
| "Adalet, Barış ve gereksiz yere Romalı kanı dökülmesini önlemek için, | Open Subtitles | بغية العدل و السلام" و تجنباً لإراقة غير ضرورية لدماء رومانية |
| O gün geldiğinde, insanları canlandıracak, Barış ve saflık yeryüzüne yağacak. | Open Subtitles | وعندما يأتي ذلك اليوم سوف نقوم بإعادت أبانا إلينا و السلام و الطهارة سوف تمطر على الأرض للأبد |
| Girişimlerimizi tekrarlayarak artırmamız Dünya'ya Barış ve sükuneti getirmemiz için bize ilham verdiniz. | Open Subtitles | إنكم تدفعوننا كي نضاعف جهودنا لنجلب الأمن و السلام إلى الأرض |
| Köy yaşamının huzur ve sessizliği, bahçen. | Open Subtitles | الهدوء و السلام الريفي و حديقتك |
| huzur ve refah dolu bir yaşam sürmenin kötü bir yanı yok ki. | Open Subtitles | لا عيب في حياة الرخاء و السلام |
| Biliyorum Lourdes ve diğerleri huzur ve aşk hakkında bir dinden bahsediyorlar. | Open Subtitles | أنا أعرف إنّ (لورديس) و الآخرين يتحدثون كمعتوهين عن الحب و السلام |
| - Barış içinde bir ev.... - Hayır. Senin kendi ayakların üzerinde duracağını düşündü. | Open Subtitles | المسكن و السلام كان يريد لك طريقك الخاص |