| Bu arada, erkek Arkadaşım ve ben serbest çalışıyoruz. | Open Subtitles | بالمناسبة , أقوم أنا و صديقي بعمل طلبات مُخصصة للزبائن |
| En yakın Arkadaşım ve ben her şeyi beraber yapardık. | Open Subtitles | أنا و صديقي العزيز نفعل كل شئ سوياً |
| Bankana gidiyoruz. Sen, ben ve arkadaşım. | Open Subtitles | . نحن ذاهبون إلى مصرفك أنا و أنت و صديقي |
| Beni ve arkadaşım Eugene'i listeye yazın. | Open Subtitles | من الأفضل أن تضعني انا و صديقي يوجين على القائمة |
| Evime geliyorsun ve bana davam ve erkek arkadaşım hakkında soru soruyorsunuz? | Open Subtitles | كلا، لن أهدأ تأتي لمنزلي و تكلمني عن مشكلتي و صديقي ؟ |
| Neden benimle ve, yarın bedeni fırına girecek olan dostum ve ortağımla irtibata geçilmedi. | Open Subtitles | و لماذا انا و صديقي شريكي و الذي سيدخل جسده الفرن غدا لم تتصلوا بنا قط |
| Bir zamanlar bir Arkadaşımla birlikte... bir dernek kurma hayalim olduğu için. | Open Subtitles | لأنني و صديقي يوما ما حلمنا بإنشاء تلك الجمعية |
| Elimizde bölge kodu var ve temasta olduğum kişi bu numaranın izini daha belirli bir yere--- bir binaya,mahalleye,bloğa--- konuşmayı yapmış kişiye sürebilir. | Open Subtitles | لدينا كود المنطقة و صديقي سيتعقب أثر مكالمة لمكان أكثر تحديداً مبنى، حي، عمارة |
| Arkadaşım ve ben sizin yerinize oturmuştuk. | Open Subtitles | انا و صديقي كنا نجلس على مقاعدكم |
| O benim ortağım en yakın Arkadaşım ve umarım bir gün kayınbiraderim olacak. | Open Subtitles | إنه مساعدي و صديقي و يوما ما صهري |
| Arkadaşım ve ben bir şey kaybettik, bir kutu. | Open Subtitles | أنا و صديقي فقدنا شئ ما. صُندوق مُعين. |
| Söylediğim gibi, Arkadaşım ve ben bir şey kaybettik. | Open Subtitles | مٍثلما قٌلت. أنا و صديقي أضعنا شئ ما. |
| Ben ve arkadaşım, birlikte uzun süredir takılıyoruz, ve... bütün bu zaman boyunca, kendime durmadan bunların gerçekten bir şey ifade etmediğini söylüyordum. | Open Subtitles | أنا و صديقي نتسكع منذ مدة و كنت أقول لنفسي |
| ve arkadaşım için menüyü tekrar alabilir miyiz lütfen? | Open Subtitles | و صديقي يود رؤية القائمة مجددا لو سمحت |
| Bir süre önce, ben ve arkadaşım Washington Square Park'ında hırsızlık yapıyorduk. | Open Subtitles | فيما مضى أنا و صديقي كنا نحتال في (بارك سكوير) - (واشنطن) |
| Evime gelip, benle durumum ve erkek arkadaşım hakkında konuşmak istiyorsunuz. | Open Subtitles | ـ أنت تأتي إلى بيتي .. وتتحدث عن بيتي و صديقي ؟ |
| Ben ve erkek arkadaşım Paul, ikimiz birlikte biseksüeliz. | Open Subtitles | " أنا و صديقي الحميم " باول كلانا ثنائي الميل جنسياً |
| Babam ve erkek arkadaşım içeride! - İçeride mi? | Open Subtitles | أبي و صديقي هناك |
| Bir şey daha öğreniyorsun dostum ve sana tavsiyem bunu hemen öğrenmen. | Open Subtitles | أنا و صديقي ننصحك بأن تتعلمه الآن |
| Çünkü erkek Arkadaşımla başkasının havuzuna yüzmeye gitmiştik. | Open Subtitles | لاني انا و صديقي ذهبنا وسبحنا في حوض سباحه اناس |
| Elimizde bölge kodu var ve temasta olduğum kişi bu numaranın izini daha belirli bir yere--- bir binaya, mahalleye, bloğa--- konuşmayı yapmış kişiye sürebilir. | Open Subtitles | لدينا كود المنطقة و صديقي سيتعقب أثر مكالمة لمكان أكثر تحديداً مبنى، حي، عمارة |
| Teksas Cumhuriyeti Başkanı ve dostum olan General Bill Carver Matheson, Monroe ve şüphesiz ki Kaliforniya tarafından soğuk kanlılıkla vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | اللواء (بيل كارفر) حاكم (تيكساس) و صديقي تمّت تصفيته بدمٍ بارد من قبل (ماثيسون) و (مونرو) و بلا شك من قبل (كاليفورنيا) |
| Ben ve adamım Victor bu kayıt üzerinde çalışıyoruz, çok süper olacak. | Open Subtitles | انا و صديقي ( فيكتور ) نعمل على تسجل سيكون هذا رائعاً |