| Uçurumda, berrak, güzel bir göle bakan bir kulübeydi, Ve o anda korkunç bir şey keşfettim. | TED | و الذي كان منحدرا مطلّا على بحيرة متلألأة جميلة و في تلك اللحظة اكتشفت أمرا مروّعا. |
| Ve o anda kalkıyor ve suratıma bir bardak suyu fırlatıveriyor ya da ona benzer bir şey yapıyor. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة تنهض و ترمي كأس الماء في وجهي أو أي فعل آخر تحت نفس التأثير |
| İşte bu Slav ellerine teslim oldum Ve o anda anladım. | Open Subtitles | إنه وصل إليّ بواسطة هذه الآلهة السلافية و في تلك اللحظة , كنت أعرف |
| ve o an, böyle bir riski göze alamayacağına karar verdi. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة قرر أنه لن يجازف بالأمر |
| ve o an gözlerinde gördüm. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة رأيته في عينيك |
| Ve o anda, ona daha fazla öncelik tanımamaya karar verdim. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة قررت أنه لا يمكنني أن أجعله أولوية بعدها,لقد فرغت منه |
| Ve o anda ben de bir seçim yaptım. | Open Subtitles | و في تلك اللحظة اتخذت قرارا ايضا |
| Sonunda onun iyileşeceğine inandık, Ve o anda çok rahatladık, | Open Subtitles | أخيراً اكتشفنا أنه سيكون بخير و... في تلك اللحظة ( كوتن ) ارتاح للغاية لذا أخذ يقول : |
| Ve sonra, üç yıl boyunca sadece gözünü kırpabiliyordu, ve o an anladım ki, düşündüm, vay -- bu üzerimize giydiğimiz şey ne kadar kırılgan, bu giyindiğimiz beden ve zihin, ve düşündüm, Daha fazlası için nasıl yapmak gerek? | TED | و هكذا و لمدة ثلاث سنين لم يكن في وعيه،و لم يكن يستطيع عمل شئ سوى أن يرمش. و في تلك اللحظة ادركت، فكرت يا للعجب، كم هو ضعيف هذا الشئ الذي نلبسه، هذا الجسم و هذا العقل الذين نلبسهم، و هكذا فكرت، كيف تستعملهم لمدة أطول؟ |