| Beyler, size komutada olan kişiyi tanıtmak istiyorum, Bayan Amelia Earhart. | Open Subtitles | يا أصدقاء. أرغب بأن أعرفكم على قائدكم الاّنسة أيميليا أير هوت. |
| Bu harika dünyada paran olmadan bok kadar değerin olmaz Beyler. | Open Subtitles | أنتم كلاب جرباء في هذا العالم الجميل دون مال يا أصدقاء. |
| Selam dostlar. Wilson Uçuş Dönüşüm Sistemleri'nden Goldie Wilson 3. | Open Subtitles | مرحبا يا أصدقاء جولدى ويلسون الثالث لنظم التحويل إلى الحوامات. |
| - Her zamanki aynı saatte. Evet, sevgili dostlar endişelenmeyin neşelenin. Sayanora. | Open Subtitles | يا أصدقاء إلى ذلك الحين لا تقلقوا وكونوا سعيدين |
| Evet dostlarım Gelin toplanın ve dinleyin, | Open Subtitles | حسناً يا أصدقاء تعالوا وإجتمعوا معاً هنا |
| Korkarım hal hatır soracak zamanım yok dostlarım. | Open Subtitles | أخشى انه لا يوجد هنالك وقت للمجاملات يا أصدقاء. |
| Hadi seni evine bırakayım. Sonra görüşürüz çocuklar. | Open Subtitles | هيّا، سأمشي إلى منزلُك ، إلى اللقاء يا أصدقاء |
| Yavaş olun, Beyler. Bacaklarımızı kaybetmeden ve yine de parlak bir geleceğimizin olduğu bir yol biliyorum. | Open Subtitles | تمهلوا , يا أصدقاء أنا عندي طريقة يمكن أن نبقي بها على سيقاننا و يكون لنا مستقبل مزهر. |
| - Beyler, merhaba, buraya. - Onlar sizi duyamaz. Ya da görmek. | Open Subtitles | . يا أصدقاء ، هنا . لا يمكنهم أن يسمعوك ، أو يشاهدوك |
| Beyler! Durun! Bana kurabiye satmak zorundasınız. | Open Subtitles | كلا يا أصدقاء توقفا عليكما أن تبيعاني الكعكات |
| Rota değiştirmek için çok geç artık dostlar. | Open Subtitles | لقد صار تغيير الطريق الآن أمراً صعباً يا أصدقاء |
| İyi geceler, Agrabah! Hoşça kalın, dostlar! | Open Subtitles | ليلة سعيدة ، عقربه وداعـاً يا أصدقاء |
| Sağ olun dostlar. Sizinle savaşmak bir onurdur. | Open Subtitles | شكرا لكم يا أصدقاء هذا شرف عظيم منكم |
| Korkarım ki eğlenecek zamanımız yok dostlarım. | Open Subtitles | أخشى انه لا يوجد هنالك وقت للمجاملات يا أصدقاء. |
| Unutmayın, dostlarım, sadece beş... | Open Subtitles | تذكروا يا أصدقاء أرسلوا فقط خمسة |
| Fakat şimdi dostlarım olaylar çok değişti. | Open Subtitles | لكن الآن يا أصدقاء الأشياء بدأت تتغير |
| çocuklar, iyiyim söylüyorum ben. Merak etme. | Open Subtitles | يا أصدقاء أنا أقول لكم ، أنني بخير لا تعظّموا الأمر |
| Aslında, çocuklar, akşam yemeği iptal edildi, üzgünüm. | Open Subtitles | في الحقيقة يا أصدقاء ، لقد أُلغي العشاء ، نعتذر |
| O taraftakiler için. Haydi ama çocuklar. Öyle demek istemediğimi biliyorsunuz. | Open Subtitles | الطريق هناك هناك هيا يا أصدقاء إنكم تعرفون أننى لم أعنى هذا |
| Bütün hafta sürdüğü ve arkadaşlarım için pahalı ve rahatsız edici olduğu müddetçe doğum günüm için ne yapacağımız umurumda değil arkadaşlar. | Open Subtitles | يا أصدقاء أنا لا أهتم بما سوف نفعله لعيد ميلادي بما أنه سوف يدوم طوال الأسبوع ويكون مكلف وغير مريح لجميع أصدقائي |
| millet, telefonlarınızı hazırlayın çünkü bunu sadece bir kez görebilirsiniz. | Open Subtitles | جهزوا هواتفكم يا أصدقاء لأنكم سترون هذا لمرة واحدة فقط |
| - çocuklar. | Open Subtitles | يا أصدقاء |