| Tüm bunları bilerek emekli olamam, Mick. | Open Subtitles | لا يمكننى أن أتقاعد بعد أن عرفت كل هذا يا ميك |
| Yapacak daha çok iş var. Mick, ne yapmak istersen, yapacağız, tamam mı? | Open Subtitles | أسمع لدينا المزيد لنفعلة يا ميك كل ما تريد أن نفعله سنفعله حسناً ؟ |
| Bugün iyi iş çıkardı, Mick, yaşlı bayanla. | Open Subtitles | لقد كان جيدا اليوم يا ميك مع السيدة العجوز |
| Fahişelere çakıp, çocuğunu dövdürtmek tam bir ruhsal uyanma gerçekleştirmişsin Mick. | Open Subtitles | مضاجعة العاهرات و تترك أبنك و هو يضرب يالها من صحوة روحانية يا ميك. |
| Amerika'nın, hatta dünyanın bir numaralı kanun adamı olmak üzereyim lan ben! | Open Subtitles | أنا أوشك على أن أكون أقوى رجل في السلك العسكري في الولايات المتحدة الأمريكية بل في العالم الحر يا ميك! |
| Sadece eve gitmek istiyorum, Mick. | Open Subtitles | أنا أريد أن أذهب للمنزل,يا ميك |
| "Sana büyük bir balık yakaladım, Mick." Her zamanki gibi. | Open Subtitles | أجل , لدي شئ كبير لك يا "ميك" يقولها بكل مرة |
| Benim değil dedin. "Bir bıçağım vardı, Mick ama bu değildi" diyebilirdin. | Open Subtitles | لقد قلت أنها ليست لك ولكن ما كان يجب أن تقوله "أنا لدي سكيناً يا "ميك"" ولكنه ليس هذا |
| Hadi ama Mick, kaç kere konuştuk bunu. | Open Subtitles | بربك يا "ميك" , لقد تناقشنا بهذا 100 مرة |
| Günaydın, Mick. Frank Levin'e yazık olmuş. | Open Subtitles | صباح الخير يا "ميك" أشعر بالحزن على "فرانك ليفن" |
| "evet, senin için büyük birşeyim var Mick. | Open Subtitles | أجل , لدي شئ كبير لك يا "ميك" يقولها بكل مرة |
| bana onun sana ait olmadığını söyledin. bıçağım var Mick demeliydin. | Open Subtitles | لقد قلت أنها ليست لك ولكن ما كان يجب أن تقوله "أنا لدي سكيناً يا "ميك"" |
| yarın, Mick. üzgünüm Frank Levin. | Open Subtitles | صباح الخير يا "ميك" أشعر بالحزن على "فرانك ليفن" |
| haklıydın , Mick. | Open Subtitles | -مرحبا يا "ماكس " -لقد كنت محقاً يا "ميك " |
| - Gerçekten söyleyemem, Mick. | Open Subtitles | لا أستطيع تأكيد هذا حقاً يا ميك |
| - Aşk hayatınla ilgilenmiyor Mick. | Open Subtitles | هي ليست مهتمة بحب حياتك يا ميك. |
| - Aşk hayatınla ilgilenmiyor Mick. | Open Subtitles | هي ليست مهتمة بحب حياتك يا ميك. |
| Bir süre görüşmeyelim Mick. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أقابلك لفترة يا ميك |
| Bunu başarabiliriz Mick. | Open Subtitles | أتعرف يا ميك بإمكاننا أن نقوم بالأمر |
| bana hiçbir şey borçlu değilsin Mick. Hadi kahvaltı yapalım. | Open Subtitles | أنت لا تدين لي بشيء يا (ميك) لنذهب ونتناول الفطور |
| Amerika'nın, hatta dünyanın bir numaralı kanun adamı olmak üzereyim lan ben! | Open Subtitles | أنا أوشك على أن أكون أقوى رجل في السلك العسكري في الولايات المتحدة الأمريكية بل في العالم الحر يا ميك! |