| Ve bulmamız gereken bir rehine daha var gibi görünüyor. | Open Subtitles | و يبدو أن هناك اكثر من رهينة لكي نقوم بأيجادهم |
| Kredi kartınız ile ilgili küçük bir problem var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك مشكلة بسيطة مع بطاقة إئتمانك |
| Pek değil. Görünüşe göre bundan çok daha fazlası var. | Open Subtitles | ليــس ذلك فى الحقيقه,يبدو أن هناك شــئ أكثــر من ذلك. |
| İsteyip de elde edemediğin bir şey varmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | حسناً يبدو أن هناك شيء تحتاجين إليه ولا تحصلين عليه |
| Burada hiç güvenlik varmış gibi görünmüyor ama sessiz hareket etsek iyi olur. | Open Subtitles | لا يبدو أن هناك حراسة ليلية لكن من الأفضل لنا أن نتحرك بصمت |
| Altında daha bölmeler var gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك حجرات أخرى بالأسفل. |
| En son iş yapışımızın üstünden epey bir gelişme yaşanmış Anlaşılan. | Open Subtitles | يبدو أن هناك تغير صغيراً للغاية منذ أخر مرة كنا سوياً |
| Güvertede bir heli var, galiba. | Open Subtitles | يبدو أن هناك هيلوكبتر على متنها |
| Gazetenin geri kalanında önemli bir şey yok gibi görünüyor. | Open Subtitles | لا يبدو أن هناك أي شيئ ذو أهمية في بقية الجريدة، |
| Salondaki resimler de gitmiş. Aramızda bir hırsız var gibi görünüyor. | Open Subtitles | واللوحة التي بالردهة أختفت أيضاً يبدو أن هناك لصاً بيننا |
| Koridorun sonunda bir cephanelik var gibi görünüyor. Ya bir cephanelik ya da banyo. | Open Subtitles | يبدو أن هناك مستودع أسلحة في نهاية الصالة إما هذا أو تكون حمام |
| Baya yüklü bağışlar var gibi görünüyor - yeni bir kilise inşaatını başlatmaya yetecek kadar. | Open Subtitles | يبدو أن هناك الكثير من التبرّعات، تكفي لبناء كنيسة جديدة. |
| İki farklı zedelenme türü var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك نوعين من الإصابات هذا ما يبدو لي أيضاً |
| Bugünkü gazatede çin ile ilgili birşey var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك شيئا في صحيفة اليوم عن الصين |
| Öğrenci başkanı seçim pusulalarıyla ilgili bir tutarsızlık var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك بعض المخالفات مع صناديق اقتراع الطلاب |
| Görünüşe göre Goku ve bu savaşçı arasında gizemli bir ilişki var. | Open Subtitles | يبدو أن هناك علاقة غامضة بين هذا المحارب و قوكو |
| Görünüşe göre ufak bir salgın var bu aralar. | Open Subtitles | إتّها مُصابة بجُدري الماء، يبدو أن هناك انتشاراً بسيطاً لهذا المرض |
| Simon, mülkünde bir anda ortaya çıkan bir sürü insan varmış gibi görünüyor. | Open Subtitles | سايمون، يبدو أن هناك الكثير من الأشخاص الذين يظهرون في ممتلكاتك |
| - Bilmiyorum. Hayati değerleri normal. Fiziksel olarak da bir sorunu görünmüyor. | Open Subtitles | أعضائها تعمل بصورة جيدة، ولا يبدو أن هناك أي خطب في جسدها. |
| Sanat ve kültürümüzde fanilik ve ölüm konularının işlenmesi ve bizim bu konularla ne kadar haşır neşir olduğumuz arasında bir ilişki var gibi gözüküyor. | Open Subtitles | يبدو أن هناك علاقة بين كيف علم نحن من وفيات منطقتنا وكيف نرى وفيات وdeath |
| Hilts. Anlaşılan bütün kampta yalnızca bir tek Amerikalı daha var. | Open Subtitles | مرحباً "هيلتز" يبدو أن هناك أمريكى واحد آخر فى المعسكر كلة |
| 12 veya 13 tane var galiba. | Open Subtitles | يبدو أن هناك حوالي 12 أو 13 منهم. |
| Küçülmenin yan etkisi yok gibi görünüyor. | Open Subtitles | لا يبدو أن هناك أيّة آثار جانبيّة للتقليص المجهريّ. |
| Bacada kısmi bir tıkanıklık var sanki. | Open Subtitles | يبدو أن هناك عائق جزئي في المدخنة |
| Bak delikanlı, Görünen o ki golf sahamızda kalıcı bir yer açıldı. | Open Subtitles | حسناً,يافتى يبدو أن هناك مكان دائم أصبح لك في ملعب الجولف |
| Ama koridorun sonunda bir tür sinyal paraziti var gibi duruyor. | Open Subtitles | ولكن يبدو أن هناك نوع من التدخل إشارة في نهاية القاعة، |