| Herkes hayatını değiştirecek kararlar alıyor ama bu beni nasıl etkileyecek diye düşünen yok. | Open Subtitles | الجميع يتخذون هذه القرارات المصيرية في حياتهم ولا يفكّرون بتأثيرها علي |
| Bu arada, adamlarım gerekli önlemleri alıyor. | Open Subtitles | في الوقت الحالي، رجالي يتخذون اجراءات احترازية ضرورية |
| İnsanlar yanlış kararlar alıyor. Bu bir gerçek. | Open Subtitles | الناس يتخذون قرارت سيئه هذه هي الحقيقه |
| Bilirsin, kadınlar kadınlar kararlarını verir ve erkekler, biz erkek olmamak için elimizden geleni yaparız. | Open Subtitles | تعلمون النساء، يتخذون قرارات ورجالهم، نحن فقط نبذل قصارى جهدنا أن لا يكون الرجال. |
| Her aile, kendi küçük siyasi düzenidir ve genelde demokratik olmaz çünkü ebeveynler, ailenin tüm üyelerini etkileyen kararları kendileri verir, çocukların da söyleyecek çok az şeyi olur. | TED | كل عائلة تملك نظاماً سياسياً مصغراً ويكون غير ديموقراطي عادة، لأن الوالدين يتخذون قرارات العائلة التي تؤثر على جميع الأفراد، والأطفال لا يشاركون كثيراً. |
| Önemli insanlar, imkansız kararlar verir. | Open Subtitles | الرجال المهمون يتخذون قرارات صعبة |
| Nişancılar çatılarda yerlerini alıyor. | Open Subtitles | والقناصون يتخذون أماكنهم فوق السطوح. |
| - Coulson halkın mantığa dayalı kararlar alıyor. | Open Subtitles | -كولسون) ).. قومك يتخذون القرارات بناءا على المنطق. |
| Onlar sadece kötü kararlar alıyor. | Open Subtitles | إنهم فقط يتخذون قرارات سيئة |
| - Coulson halkın mantığa dayalı kararlar alıyor. | Open Subtitles | - ( كولسون ) ... . قومك يتخذون القرارات بناءً على المنطق . |
| İnsanlar kendi kararlarını kendileri verir. | Open Subtitles | الناس يتخذون خياراتهم بأنفسهم. |
| Duyguyla hüküm verir. | Open Subtitles | بل يتخذون القرار بالعاطفة |
| Duyguyla hüküm verir. | Open Subtitles | بل يتخذون القرار بالعاطفة |
| Ergenler kötü kararlar verir. | Open Subtitles | المراهقون يتخذون قرارات سيئة |