| Çoğu insan böyle söyler ve sonra evlenir ondan sonra da mutluluk içinde yaşarlar. | Open Subtitles | العديد من الأشخاص يقولون ذلك ,وبعدها يتزوجون |
| Phoenix gittikçe daha da büyüyor.İnsanlar evleniyor. | Open Subtitles | كانت فينيكس أكبر من ذلك من قبل ، كان الناس يتزوجون |
| Büyürler ve sonra da evlenirler çünkü kocalarının ve babalarının aynı olamayacağını öğrenirler. | Open Subtitles | حقاً إنهم يكبرون و حقاً إنهم يتزوجون لأنهم يدركون أن الأزواج و الآباء لا يمكن أن يكونوا نفس الشئ |
| Heyneyse, beni ilgilendirdiği kadarıyla Mısır'da çok genç yaşta evleniyorlar. | Open Subtitles | في الحقيقة ما يعنيني انهم يتزوجون صغارا في مصر القديمة |
| Ve sonra, bir saat falan... öylece birbirlerine baktıktan sonra evli oluyorlar. | Open Subtitles | وبعد ساعة أو ما يقارب .. بقوا فيها ينظرون إلى بعضهم ، يتزوجون |
| Yeniden evlenen insanlara karşı öyle büyük bir önyargım yok. | Open Subtitles | و ليس لدي أي تحاملّ ضد الأشخاص الذين يتزوجون مُجددًا. |
| Biliyorsun, annemle ben bir takımız, ve takım üyeleri birbirlerinin arkalarından dolap çevirip evlenmezler. | Open Subtitles | تعلم ، أنا و أمي فريق واحد و أعضاء الفريق لا يتزوجون من وراء ظهور شركائهم |
| Kitaplardaki gibi, kral hep çoban kızla evlenir. | Open Subtitles | كما هو في الكتب الملوك دائماً يتزوجون الراعيات |
| Senin yaşında çoğu erkek evlenir ve aileye karışır. | Open Subtitles | معظم الرجال فى مرحلة عمرك يتزوجون وينشئوا عائلة |
| Hem erkekler kadınlarla evlenir, kadınlar da ancak o zaman gidip bebek alır. | Open Subtitles | الأهم من ذلك , يتزوجون النساء ثم ترزق النساء بالاطفال |
| Öğretmenler öğrencileriyle evleniyor. Bunda büyütülecek bir şey yok. | Open Subtitles | المعلمون يتزوجون طالباتهم لا مشكلة كبيرة بشأن ذلك |
| İlişkisi olan her erkek ve kadın evleniyor mu? | Open Subtitles | هل جميع الرجال والنساء الذين يتواعدون يتزوجون ؟ |
| Fakat, kaç çift aşk için evleniyor ki? | Open Subtitles | لكن كم هم الأزواج الذين يتزوجون عن حب؟ |
| Çoğu zaman çok zekidirler, ve sonra gidip yanlış kadınlar evlenirler. | Open Subtitles | انهم اذكياء معظم الوقت, ثم يتزوجون من المرأة الغير مناسبة |
| Birbirlerini pek tanımazlar. Ama yine de evlenirler. | Open Subtitles | انهملايعرفونبعضهمالبعض لذا فإنهم يتزوجون |
| Film galalarına gidiyorlar, New York Times'da evleniyorlar. | Open Subtitles | العروض الأولى للأفلام يتزوجون في النيويورك تايمزِ |
| Tanıştıkları ilk Batı'lı sarışın kadınla evleniyorlar. | Open Subtitles | لماذا يتزوجون أول شقراء يقابلونها بالغرب؟ |
| evli olmadığımız için seks yapabileceğimiz birine telefon edebilirdik. | Open Subtitles | أولئك منا لا يتزوجون احتفل مع دعوة الغنائم. |
| Hayranlar ardından gözyaşı döken ve sonra başkalarıyla evlenen insanlardır. | Open Subtitles | المعجبين ناس يبكـون عليك ، وبعدها يتزوجون بأخريــن |
| -Köleler evlenmezler. -Ben seninle evlenirdim. | Open Subtitles | العبيد لا يتزوجون انا سوف اتزوجك |
| - Erkekler benim gibi kadınlarla evlenmez. | Open Subtitles | الرجال لا يتزوجون نساء مثلى لا توجد نساء مثلك |
| Bay Fantastik ile Görünmez Kız'ın evlendiği bölüm. | Open Subtitles | العدد الذي فيه السيد فانتستيك والفتاة الخفية يتزوجون |
| Bazı yerlerde eşcinsellerin evlendiklerini bilmek kadar kötü bir duygu olmadığı kesin. | Open Subtitles | ليس بسوء معرفة أنه في مكان ما اللوطيون يتزوجون بعضهم |
| Yaşlı insanların evlenmesi bence çok sevimli bir şey. | Open Subtitles | أظن إنه كم جميل للغاية عندما كبار السن يتزوجون. |
| Üyelerimiz dışardan biriyle evlenemez | Open Subtitles | أفراد عائلتنا لا يتزوجون من خارج العائلة |
| "Ta-ra ta-ta, ta-ra ta-ta Dilenciler başgöz ediliyor bu gece. | Open Subtitles | "Ta-ra ta-ta, ta-ra ta-ta الشحاذون يتزوجون الليلة |