| Adını hatırlamıyorum ama Porsche'unu başkasıyla paylaşıyor. | Open Subtitles | لا أستطيع تذكر اسمه لكن أعلم انه يتقاسم البورش مع شخص اخر. |
| Ben Jack Handle`ı oynuyorum, emekli bir polis... eski bir suçluyla aynı daireyi paylaşıyor. | Open Subtitles | ألعب دور (جاك هاندل)، شرطي متقاعد، يتقاسم شقته مع مجرم متقاعد. |
| Nedense, Homer Simpson'la beraber bir konsol paylaşıyor. | Open Subtitles | لسبب ما، هو يتقاسم وحدة التحكم مع (هومر سيمبسون) |
| İki insanın varoluşun derin acısını paylaştığı nadir anlar vardır. | Open Subtitles | تكون هناك لحظات يتقاسم فيها شخصان الحزن العميق للوجود |
| Herkesin ne yediğini önemsemeden faturayı paylaştığı grup yemeklerini sevmiyorum. | Open Subtitles | لا أحب تجمعات العشـاء حيثُ يتقاسم الجميع الفاتورة مهما كان طلبهم غالياً أو رخيصاً |
| Piyangoyu kazananın kazandığını ofistekilerle paylaşması gerekir. | Open Subtitles | حسناً، من المعتاد أن الفائز باليانصيب يتقاسم جائزته الضخمة مع بقية المكتب |
| Sıkıntıyı paylaşanlar altını da paylaşacak! | Open Subtitles | كل من شارك فى الكدح ! سوف يتقاسم فى هذا الذهب ... |
| Evet. O ve Erickson aynı politikayı paylaşıyor. | Open Subtitles | أجل، يتقاسم نفس السياسة مع (إريكسن). |
| Banyosunu paylaştığı kişi. Ya da komutanı? | Open Subtitles | شباب، إنه يتقاسم الرئاسة مع شريك |
| Kazancını sizinle paylaşması gerekir. | Open Subtitles | ينبغي عليه أن يتقاسم جوائزه معك |
| Sıkıntıyı paylaşanlar altını da paylaşacak! | Open Subtitles | كل من شارك فى الكدح ! سوف يتقاسم فى هذا الذهب ... |