| İnsanlar sarhoş olur ve eşyaları yok ederler Brandon. | Open Subtitles | الناس يثملون وتتدمر الأشياء يا (براندون) |
| Herkes sarhoş olur. | Open Subtitles | جميع الرجال يثملون |
| Erkekler hep zil zurna sarhoş haldeyken doğruları söylerler. | Open Subtitles | الرجال دائما يقولون الحقيقه عندما يثملون |
| İspanyol hatlarından yol bulmaya gelince, öyle bir yer buldum ki... - ...oradakiler her gece zil zurna sarhoş. | Open Subtitles | أعبر الخطوط الأسبانية عندما يثملون |
| Sonra Sarhoş olup eve dönerken kaza yapar ve kafalarını ön cama çarparlar. | Open Subtitles | بعد ذلك يثملون ويرتطمون بالزجاج الأمامي وهم في طريقهم إلى المنزل |
| Çünkü fena sarhoş oluyorlar, birinin onlara göz kulak olması lazım. | Open Subtitles | لأنهم عادة ما يثملون ويتشاجرون |
| Sabahın birinde Sarhoş olup, dövme yaptırmak isteyenleri görsen şaşarsın. | Open Subtitles | ستفاجأ من عدد الأناس الذين يثملون ويقرّرون بأنّهم يريدون وشماً بالساعة الواحدة صباحاً |
| Sarhoş olup, Noel'de kendileri için istedikleri şeyleri kulağıma fısıldıyorlar ve ben de bu bilgileri senenin geri kalanında onları kurnazca elimin altında tutmak için kullanıyorum. | Open Subtitles | يثملون ويهمسون بأذني، بما يريدونه لعيد "الكرسماس"، وأنا أستخدم تلك المعلومات لأُضعف مكانهم بمهارة وأتحكم بهم لبقية السنة |
| Sarhoş olup birbirlerine dalıyorlar. | Open Subtitles | ثم يثملون و تنشب المشاجرات |