| Affedersiniz. Şüpheliyi sorgulamanızı bitirmenizi istemek zorundayım. | Open Subtitles | عزراّ يجب أن أطلب منكم التوقف عن التحقيق مع الشاهد |
| Bu yüzden... üzgünüm ama motorlarınıza binip bu alandan ayrılmanızı istemek zorundayım. | Open Subtitles | آسف، لكن يجب أن أطلب منكم أخذ دراجاتكم ومغادرة المنطقة. |
| Üzgünüm ama içeri geri gelmenizi istemek zorundayım. | Open Subtitles | أنا آسف، ولكن يجب أن أطلب منكم العودة للداخل. |
| Ve şimdi sizden ayrılmanızı istemek zorundayım. | Open Subtitles | و الآن يجب أن أطلب منكم الرحيل. |
| Uçuş esnasında cep telefonlerınızı kapatmanızı istemek zorundayım. | Open Subtitles | "لكن لتشاركوا في المسابقة يجب أن أطلب منكم تسليم الهاتف الخلوي" |
| Sizden gitmenizi istemek zorundayım. | Open Subtitles | يجب أن أطلب منكم المغادرة. |