| Eğer seni bu pislikten kurtarırsam, karşılığını vermek zorundasın. | Open Subtitles | لذا فإن أخرجتك من هذه الورطة يجب أن تعطي كما تأخذ حسناً |
| Valkyrie'yi başlatmak için emir vermek zorundasın.. Bu bizim tek... | Open Subtitles | سيدي يجب أن تعطي الأمر للبدء بعملية فالكري , هذا ـ ـ ـ |
| Bu yüzden, Yenilmezlik Çekici'ni ona vermek zorundasın. | Open Subtitles | لذلك يجب أن تعطي المطرقة له |
| bir artı üç bize dört vermeli, yeşil. | Open Subtitles | واحد زائد ثلاثة يجب أن تعطي لنا أربعة ، الأخضر. |
| Yani, bu boyutlardaki bir oda size... bir blam, blam, blam, blam vermeli. | Open Subtitles | أعني غرفة بهذا الحجم يجب أن تعطي صوت... . بام بام أتفهماني؟ |
| Bir şeyler vermelisin Almak çok kolaydır | Open Subtitles | أنت يجب أن تعطي # الأخذ سهل جداً # |
| Bir şeyler vermelisin Almak çok kolaydır | Open Subtitles | أنت يجب أن تعطي # الأخذ سهل جداً # |
| Yani, bu boyutlardaki bir oda size... bir blam, blam, blam, blam vermeli. | Open Subtitles | أعني غرفة بهذا الحجم يجب أن تعطي صوت... . بام بام أتفهماني؟ |
| Çabaladığı için hakkını vermeli. | Open Subtitles | يجب أن تعطي هذا الـ(جو) حقه للمحاولة لقد كان مستمرًا لمدة.. |