"يجب أن يعمل" - Translation from Arabic to Turkish

• yapmak zorunda
• çalışması lazım
• çalışmak zorunda
• çalışmalı
• çalışması gerektiğine

O puan almak için çok fazla iylik yapmak zorunda
هو يجب أن يعمل اشياء كثيرة جيدة ليربح نقاطا زائدة

Ellen bunu yapmak zorunda değilsin.
إلين، أنت لا يجب أن يعمل ذلك. أريد إلى.

Tariq'in zıplayarak yapılan atış üzerine çalışması lazım.
طارق يجب أن يعمل على تحسين رميته عند القفز

Hadi! İmkansız. Bunun saatlerce çalışması lazım millet.
هذا مستحيل يجب أن يعمل لساعات يا جماعة

Eli ayağı tutan herkes çalışmak zorunda.
كل رجل قادر يجب أن يعمل

Arabanızı çekin, greyder çalışmak zorunda.
حرك سيارتك الحفار يجب أن يعمل

Bu şeyi basit yapmalıyız şey gibi çalışmalı alet gibi çalışmalı.
لذلك يجب أن نجعل هذا الشئ بسيطاً يجب أن يعمل مثل أيّ أداة أخري

Ebeveynlerle, çocuklarının birlikte çalışması gerektiğine inanmıyorum.
لا أؤمن أنه يجب أن يعمل الآباء و الأبناء معاً

Mulder, bunu yapmak zorunda değilsin.
مولدر، أنت لا يجب أن يعمل هذا.

Bazılarımız burada kalıp elinden gelenin en iyisini yapmak zorunda.
بعضاً منا عالق هنا و يجب أن يعمل معظمها

- Birimiz yapmak zorunda.
أنتأو ي. - أحدنا يجب أن يعمل هو.

Herkes işini yapmak zorunda..
...يجب أن يعمل الجميع

Bazılarımız yiyor ve geç saatlere dek çalışmak zorunda.
البعض منا يجب أن يعمل متأخراً

Bu kez benim için çalışmak zorunda.
هذه المرة ، يجب أن يعمل معي

Birisi Emmett Carver ile çalışmak zorunda kalacaktı.
إذن ذاك الشخص الآخر يجب أن يعمل (مع (ايميت كارفر ما زال يقودك للجنون؟

Pekala şimdi çalışmalı. Düğmeyi aç.
رامي القمامة يجب أن يعمل الآن شغله

İki adam her zaman burada çalışmalı.
يجب أن يعمل رجلان هنا طوال الوقت.

Kas hücrelerinin ve sinir hücrelerinin nasıl çalışması gerektiğine dair bir modelleme yapıyoruz.
نقوم أيضاً بصنعع نماذج لكيفية عمل الخلايا العضلية مع بعضها و الطريقة التي يجب أن يعمل بها الجهاز العصبي