| Eğer şanslıysak cesetlerimizi bir ağacın tepesinde sarılı olarak bulacaklar, hiç bulamayabilirler de ! | Open Subtitles | إنهم قد يجدون أجسامنا معلقة فى شجرة أو ربما لن يجدونا أبدا |
| Dinle, burada bekleyeceğiz ve bizi gelip bulacaklar, tamam mı? | Open Subtitles | إستمعي ، ننتظر هنا وسوف يجدونا ، حسناً ؟ |
| Fakat bizi burada asla bulamazlar. Ha, Natchez? | Open Subtitles | لكنّهم لن يجدونا هنا . اليس كذلك , ناتشيز ؟ |
| Bizi bulmaları uzun sürmez. Buradan çok çabuk gitmeliyiz. | Open Subtitles | سوف يجدونا فى وقت قصير يجب أن نرحل عن هنا |
| Fakat bizi asla bulamayacaklar. | Open Subtitles | لكنهم لن يجدونا |
| Herkes güvende olduğumuzu, bizi bir daha bulamayacaklarını düşünüyor. | Open Subtitles | الجَميع يظنُون بأننا فيّ أمان يعتقِدُون بأنهُم لن يجدونا أبدًا. |
| Bizi Dünya'dan trilyonlarca kilometre uzağa götürebilir, ve onlar bizi bulmadan önce biz onları bulabiliriz. | Open Subtitles | ان الامر سيستغرق منا تريليونات من الأميال من الأرض, ويمكن أن نجد الكائنات الفضائية قبل أن يجدونا. |
| Hayır. Oraya gidemeyiz. Bizi bulurlar. | Open Subtitles | لا نستطيع استخدام بطاقات الائتمان سوف يجدونا. |
| Federal polisten araklıyorsun, bizi bulacaklar. | Open Subtitles | أنت تسرق من الشرطة الفيدرالية انهم ملزمون أن يجدونا |
| bulacaklar yoksa. | Open Subtitles | لا يمكنهم ان يجدونا هنا |
| bulacaklar yoksa. | Open Subtitles | لا يمكنهم ان يجدونا هنا |
| Bizi nasılsa bulacaklar. | Open Subtitles | سوف يجدونا بأي حال |
| Ben bu saklanma yerini çok seviyorum, bizi asla burada bulamazlar. | Open Subtitles | أتعرف ماذا، أحب هذا المكان أفضل بكثير لن يجدونا هنا |
| Helikopterle bile bizi burada bulamazlar. | Open Subtitles | فحتى لو أنهم تتبعونا بطائرة مروحية ، فلن يجدونا هنا |
| Bizi bulmaları an meselesi | Open Subtitles | لن يعفي البشر روح واحدة إنها مسألة وقت قبل أن يجدونا |
| Bizi asla bulamayacaklar. | Open Subtitles | لن يجدونا أبداً |
| Herkes güvende olduğumuzu, bizi bir daha bulamayacaklarını düşünüyor. | Open Subtitles | الجميع يظن اننا بأمان يعتقدون بأنهم لن يجدونا مره أخرى أبدًا |
| Onlar bizi bulmadan önce en iyi ihtimalle sabaha kadar vaktimiz var. | Open Subtitles | لدينا وقت حتّى الصّباح على الأكثر إلى أن يجدونا. |
| Eğer kıyı sularını takip edersek şu sığ kanyona doğru git aktif radarı açsalar bile, bizi bulacak bir sürü zaman bulurlar. | Open Subtitles | اذا ابحرنا في المياه الساحلية ودخلنا في هذا الوادي الضحل حتي اذا شغلوا السونار النشط فلن يجدونا بسهولة |
| Eğer onlar gelmezse, biz onları bulmak zorunda kalacağız. | Open Subtitles | حسنا, حتى لو لم يجدونا, سنذهب للبحث عنهم |
| Bizi bulmalarına çok az kaldı. | Open Subtitles | ليس لدينا مُتسع من الوقت حتى يجدونا. |
| Bizi nerede bulacaklarını biliyorlar bulurlar, değil mi? | Open Subtitles | وهم بالضبط ان يجدونا عندما يفعلون اليس كذلك ؟ |
| -Bizi bulabilirlerdi. | Open Subtitles | قد يجدونا |
| Doğruyu söylemek gerekirse Ava, günümüz dünyasını düşününce bizi bulamayacakları neresi var bilmiyorum. | Open Subtitles | الحقيقة أن العالم هكذا اليوم أعلم أين سنذهب إن لم يجدونا |
| Onlar bizi bulana ve hepimizi öldürene kadar burada kalabilir veya kaçabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا البقاء هنا حتى يجدونا ويقتلونا جميعاً وعندها سنجري بأقصى سرعة |