| Hayatımı, beni hamile bırakan erkeklere karışarak daha da kötüleştiriyorsun. | Open Subtitles | تجعلين حياتي أسوء بالتدخل في شؤون الرجال الذين يجعلوني حامل |
| Daha çok filmcinin buraya gelmesi beni çok mutlu eder. | Open Subtitles | ان اري الرجال الذين يصنعون الافلام هنا يجعلوني سعيده جدا |
| beni şaşırtıyorlar çünkü bana kendi cesaretimi sorgulattırıyorlar. | TED | وتبقى معي لأنهم يجعلوني أشكك بمدى شجاعتي أنا |
| O adamlar beni aptal zannetti, sarhoş etmeye çalıştılar. | Open Subtitles | هؤلاء القوم لم يعتقدوا أني ذكي، ومع ذلك حاولوا أن يجعلوني أشرب |
| fakat beni sultan yapmak istiyorlar--hayır! | Open Subtitles | حقاً أنا كذلك ولكنهم يريدون أن يجعلوني السلطان لا. |
| 21 yapacağından emin olmasalar, beni yarışmadan çıkarırlar mıydı? | Open Subtitles | لماذا يجعلوني أخسر متعمداً بدون أن يعلموا أنّ الشخص الآخر سيصل إلى 21 نقطة ؟ |
| Daima mutlu ve matraktırlar. beni hiç üzmezler. | Open Subtitles | تغمرهم السعادة والمرح إنهم لا يجعلوني أشعر بالحزن |
| beni soyup bayıItabilecekleri bir yere götürün. | Open Subtitles | خذني إلي المكان حيث يجعلوني غير واعياً وعارياً |
| Diğer doktorlar beni çok endişelendirdi. | Open Subtitles | بعض الأطباء يجعلوني أشعر بالعصبية أحياناً |
| Soygun için yalnızca 4 yıl ceza verdiler. Ama buraya geldiğimde beni delirtmeye çalıştılar. Sonunda, kaçmaya karar verdim. | Open Subtitles | عندما جيئ بي هنا حاولوا أن يجعلوني مجنون, لذلك حاولت الهرب. |
| beni ayakta tutan şeyler morfin ve hazır kahve. | Open Subtitles | المروفين والقهوة هم الشي الوحيد الذي يجعلوني اقف حتي الان |
| Evet, muhtemelen beni sene sonunda bölüm müdürü yapacaklar. | Open Subtitles | نعم , من المحتمل ان يجعلوني مديراً للارضيه خلال هذا العام |
| Sadece masa başında iyi olduğum için başkomiser yapmadılar beni. | Open Subtitles | لمْ يجعلوني نقيباً لأنّي أبدو رائعاً خلف المكتب. |
| Ama daha sonra tekrar ona döndüm çünkü gerçek arkadaşların beni böyle bir seçime zorlamayacağının farkına vardım. | Open Subtitles | وبعدها بثانيه عدت إليه لأن الصديقات الحقيقيات لن يجعلوني أبداً أختار |
| beni merkezde bekletmeye hakları yoktu. | Open Subtitles | لم يكن من حقّهم أن يجعلوني أنتظر بمقرّ الشرطة. |
| beni merkezde bekletmeye hakları yoktu. | Open Subtitles | لم يكن من حقّهم أن يجعلوني أنتظر بمقرّ الشرطة. |
| beni sevmek dışında her şeyi yapan ve bana da yaptıran! | Open Subtitles | ولا يستطيعوا ان يفعلوا اي شيء غير الاعجاب بي أو حتي يجعلوني افعل اي شيء |
| beni terfi ettirmedikleri halde çok çalıştırıyorlar. Başkan Kim nasıldır bilirsin. | Open Subtitles | إنهم يجعلوني أعمل كالعبيد ولا يقدمون لي ترقية حتى |
| Astım... arada sırada çıkar ama yinede beni pek oynatmazlar. | Open Subtitles | لدي ربو من الصعب اللعب معه ولكن ما زالوا يجعلوني ألعب معظم الوقت |
| Sonrasında beni şişmanlatan canavarlara dönüştüler. | Open Subtitles | ،بعدها أصبحوا وحوش الذي جعلهم يجعلوني بدين |