| Dünyada seni seven çok olduğu zaman özel olursun. | Open Subtitles | وأنتِ مميزة لأن هنالك القليل من الناس في هذا العالم يحبونكِ بشدة |
| Bunları atlatacaksın çünkü yanında seni seven insanlar var. | Open Subtitles | ولكننا سنتجاوز هذا لأن لديكِ أناس يحبونكِ |
| Yanında seni seven insanları da götüreceksin. | Open Subtitles | ستجرين كل الأشخاص الذين يحبونكِ ليقعو معكِ |
| Yani herkes burada çünkü seni seviyorlar. | Open Subtitles | أعني, الجميع هنا لأنهم يحبونكِ |
| Seni daha fazla seviyorlar. | Open Subtitles | هم يحبونكِ أكثر |
| Hepsi seni çok seviyor. Tüm bunları onun için yapıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يحبونكِ حباً جمّاً الأمر كله يتعلق بكِ |
| Seni seven bir sürü insan var hayatında. | Open Subtitles | لديك الكثير من الأشخاص الذين يحبونكِ في حياتك. |
| Tatlım, seni seven insanlara sırtını yaslamakta utanılacak bir şey yok. | Open Subtitles | عزيزتى ، ليس عار الإتكال علي أشخاص يحبونكِ |
| Ayrıca seni seven bir sürü insan var. | Open Subtitles | هناك العديد من الأشخاص الذين يحبونكِ أيضاً |
| Seni seven insanlara saldırıyorsun. | Open Subtitles | أتهاجمين الناس الذين يحبونكِ الآن ؟ |
| Anlamalarını istiyorum, sadece seni seven insanlar, bunu anlayacak. | Open Subtitles | ... أنا فقط أريدهم أن يفهموا , مثل الناس الذين يحبونكِ سيفهمون هذا |
| Seni seven insanların sana yardım etmelerine izin vermende yanlış bir şey yok ki. | Open Subtitles | لا ضير من السماح لمن يحبونكِ بمساعدتك |
| Holly, etrafında seni seven birçok insan var. | Open Subtitles | لديك الكثير من الأشخاص الذين يحبونكِ |
| Eğer kötü bir şey olursa etrafın seni seven insanlarla dolu. | Open Subtitles | إن حدث شئ سئ، فأنتِ محاطة بأناس يحبونكِ |
| Zen-Phoria sunumunu berbat ettin, seni seven insanlara saldırdın ve kişisel bakımını cehennemin dibine gönderdin. | Open Subtitles | أفسدتي صفقة " زين فوريا" لقد هاجمتي ناس يحبونكِ وسمحتي لمظهرك بأن يذهب إلي الجحيم |
| Yani, belli ki seni seviyorlar.. | Open Subtitles | أقصد, من الواضح أنهم يحبونكِ |
| Seni seviyorlar burda. | Open Subtitles | إنهم يحبونكِ هنا |
| Hayır, elbette hayır. Seni seviyorlar. | Open Subtitles | لا، بالطبع لا، أنهم يحبونكِ |
| Seni seviyorlar. | Open Subtitles | إنهم يحبونكِ |
| Filmlerde, Tüm erkekler seni seviyor | Open Subtitles | في الأفلام، جميع الرجال يحبونكِ |
| İnsanlar sana yardımcı olmak istiyor çünkü seni seviyor. | Open Subtitles | البشر يحاولون مساعدتكِ , لأنهم يحبونكِ. |
| Müşteriler seni seviyor. | Open Subtitles | الزبائن يحبونكِ |